Zaman Yönetmek İsteyenler İçin: Pareto ve Parkinson Kuralı

Artık ne yaptığımızdan çok ne hızda yaptığımızın önemli olduğu günümüz dünyasında zamanı yönetmenin öneminin hepimiz farkındayızdır. Bu nedenle zaman kavramı günümüzde ciddi değere sahip. Ve hepimiz sürekli olarak zamanın kısıtlılığından şikayet edip duruyoruz. Bitirmemiz gereken işler ve bunların yanında da günlük rutin işlere vakit ayırıyoruz. Bir de megakentte yaşayıp ulaşıma saatlerini harcayanlardansanız vay halinize! Gelin inceleyelim, Pareto ve Parkinson Kuralı nedir?

Bütün bunların yanında zamanın bir adaleti olduğunda da bahsedebiliriz. Ne fazla ünü ne de fazla parası olan ayrıcalıklı olabilir onun karşısında. Eğer zamanı kontrol edebilmeye başlarsak o zaman ayrıcalık sağlayabiliriz. Evet bu noktada zaman yönetimi kavramıyla karşı karşıyayız. Peki ya nedir bu zaman yönetimi? Ve bize ne kazandırır?

Zaman yönetimi, zamanı etkili kullanma becerisidir. Kişinin kendi yaşam tarzına ve önceliklerine göre zaman planlaması yapmasıdır. Öncelikleri saptamak zaman yönetiminde en zor iştir, bu zorluğu aşmak adına ‘to do list’ lerinize yapılacak işlerin önem derecesini de ekleyebilirsiniz. Önemli ve acil olanlara öncelik verirken önemli olup aciliyeti olmayan işlerinize günlük belirli bir vakit ayırabilirsiniz. Eğer gerçekten zamanı yönetebilirsek keyif aldığımız aktivitelere daha fazla vakit ayırabildiğimizi fark ederiz, bu da bizi daha mutlu bir birey yapar.

Şimdi size Pareto Kuralından bahsedeceğim. “Ulaşılan sonuçların yüzde sekseni, ortaya koyduğumuz çabanın yüzde yirmisinden kaynaklanır” sonucuna varan Pareto bu prensibe adını vermiştir. Size hiçbir şey kazandırmayacak olan işlere harcayacağınız zamanı bu yüzde 20’lik diye adlandırdığımız önemli işlere ayırdığınız takdirde isteklerinizi ve hayallerinizi gerçekleştirmek daha kolay olur. İtalyan bir ekonomist olan Vilfredo Pareto, aslında doğanın bu oranla var olduğunu düşünür. Pareto, buna örnek olarak da bahçesinde yetiştirdiği bezelye tanelerinin yüzde 80’inin tüm bezelyelerin yüzde 20’sinden elde edildiğini söyler. Hatta günümüzde çoğu işletme %80-%20 kuralı olarak da adlandırılan Pareto Kuralı’nı aktif olarak kullanmaktadır. Müşteri sayısının %20’lik bölümü, cironun %80’ini oluşturur.

Zaman yönetimini destekleyen başka bir kural da Parkinson Kuralı. “Bir işi bitirmek için ne kadar süreniz var ise o işi bitirmek o kadar zaman alır” yargısına dayanır. Benim de sonuna kadar katıldığım bir yargı bu. Biz bir iş için ne kadar zaman ayırırsak o kadar zaman harcamış oluruz ve bu noktada bir nevi zaman yönetimi devreye girer. Unutmayın zaman su gibi akıp gidiyor ve akıntıya kapılmamak için uğraşmanız gerektiği gibi akıntıya yön de vermelisiniz. Her iş için spesifik bir başlama ve bitiş saati belirlemeniz işinizi daha da kolaylaştırır. Bu da size dinlenmek ve eğlenmek adına daha fazla süre olarak döner.

Sonuçta hangimiz daha fazla sinemaya gidip daha fazla dans etmek istemez ki?

İlgini Çekebilir: Dünyadaki En İyi İnsan Kaynakları MBA Programları

Youthall’u takip et iş ve staj ilanlarını da kaçırma.

Youthall şirketler ile gençleri bir araya getiren profesyonel ağ ve yeni nesil işveren markası platformudur.