Üniversitedeyken öğrencilerin ne yapması ile ilgili birçok tavsiye ve blog yazısı okuyabiliriz. Ne yazık ki bu kaynakların eşit miktarını üniversitede ne yapılmaması gerektiği ile ilgili yazılarda göremiyoruz. O nedenle bu haftaki blog yazımda üniversitede ne yapmamamız gerektiği konusuna değinmek istiyorum.
Şu anda Covid-19 sürecinden dolayı hepimizin evde olduğunu ve derslerin çevrimiçi devam ettiğini varsayarsak aslında eski dönemdeki üniversite anlayışı çok fazla değişti. Artık derslere bilgisayar başında giriyor, okul ile ilgili etkinlikleri çeşitli sosyal medya platformlarından takip ediyor, kulüplere katılımı çevrimiçi yollarla sağlıyoruz. Bu durumlar da eski iletişim alışkanlıklarımızı, üniversiteye bakış açımızı ve mevcut durumumuzu geçmiş yıllara göre oldukça değiştiriyor.
Üniversiteye başlarken birçok hayale sahiptik çünkü artık geçmiş senelerdeki ana stres kaynağımız olan üniversite sınavını artık atlatmıştık. “Konserlere ve tiyatrolara gidecektik, arkadaşlarımızla bol bol vakit geçirip gezecektik, sosyal hayatımıza daha fazla vakit ayıracaktık.” derken ne yazık ki dünyayı etkileyen küresel bir virüsün ortasında kaldık. Açıkçası ben sürekli üniversite sınavına hazırlanırken ‘’Şu sınav bir geçsin, bir istediğim üniversiteyi kazanayım o zaman istediğim her şeyi yapacağım.’’ diye düşünüyordum. Ne yazık ki hiçbir şey istediğim gibi olmadı ama Covid-19 sürecinin yarattığı bazı olanaklar olduğunu da fark ettim. Örneğin, normal bir vakitte etkinliklere ve sosyal hayatıma vakit ayıramıyorken şu anda tüm etkinlikler sosyal medya üzerinden yapıldığı için daha hızlı ulaşabiliyorum. Ne yazık ki, Covid-19 sürecinin ne zaman biteceğini bilemediğimizden dolayı artık kendi kişisel planımızı oluşturmamız ve zamanın önemini kavramımız gerekiyor. Şimdi, isterseniz gelin hep birlikte üniversitede ne yapmamamız gerektiği üzerine konuşalım.
Tüm Kulüplere Üye Olmaya Çalışmayın!
Üniversiteye başladığınızda hemen insanlarla kaynaşmak ve arkadaş edinmek istemeniz oldukça normal. Üniversite kulüplerinin oryantasyon haftasındaki tavırları, öğrenciye yaklaşımları ve düşünceleri sizleri o kadar çok etkileyecek ki hangisine üye olmanız gerektiği konusunda kafanız bile karışacak. Hatta bazen kendinizi o kadar kaptıracaksınız ki bir bakmışsınız ondan fazla kulübe üye olmuşsunuz. O nedenle bence üniversiteye ilk başladığınızda lütfen hobilerinize uygun, etkinliklerine katılmaktan keyif alacağınız ve kendinizi geliştirebileceğiniz kulüplere üye olun.
Sadece Okuduğunuz Bölümle İlgili Faaliyetlerde Bulunmayın!
Bölüme ilk başladığımda aklımda birçok cevaplanamayan soru vardı. Kendime sürekli ‘’Bu bölümü seçerek hata mı yaptım, başka bir bölüme geçiş yapabilir miyim, acaba şu anda bir alışma sürecinde miyim?’’ diye sürekli olarak kendime sorular soruyordum. En sonunda anladım ki aslında okuduğumuz bölümle gelecekteki hayatımız çoğu zaman aynı güzergâhta ilerlemeyecek bile. O nedenle, kendi alanınız dışında hobilerinize dair veya hoşunuza giden olaylarla ilgili faaliyetlerde bulunmanız, gelecekte sizlere kendinizi keşfetmenizde oldukça yardımcı olacak.
Yurt Dışı Fırsatlarını Görmemezlikten Gelmeyin!
Eminim hepimiz üniversiteye başlarken Erasmus veya Work and Travel gibi üniversite ve yurt dışı bağlantılı birçok olanak içerisinde bulunduğumuzu hayal ettik. Üniversiteye başladığınızda da lütfen bu düşüncenizden vazgeçmeyin. Çoğu kişi dil öğrenmeyi zor bulduğu için, başka ülkede okumanın zorluğu gözünü korkuttuğu için ya da en basitinden utangaç oldukları için bu fırsatları göz ardı ediyor. Umarım siz bu fırsatları göz ardı etmez ve elinize ilk geçen fırsatta kullanabilirsiniz. Ne yazık ki şu anda Covid-19 sürecinden dolayı bu tür programlar askıya alınsa da umuyorum ki en kısa zamanda bu virüsün etkisini kaybetmesi ile birlikte bu tür etkinliklere katılmak için zaman bulabilirsiniz.
Sadece Okula Vakit Ayırıp Sosyal Aktivitelerden Kendinizi Soyutlamayın!
Elbette derslere çalışmak, yüksek notlar almak ve alttan ders bırakmamak oldukça önemli. Buradaki değinmek istediğim husus, kendinizi yalnızca bu konulara odaklamamanız. Sınavlarınıza ve derslerinize vakit ayırdığınız kadar kendinize de vakit ayırmanız gerekiyor. Bu tür faaliyetleri en azından mola olarak da düşünebilirsiniz. Evet, pandemi sürecinden dolayı hepimiz şu anda evdeyiz ama birçok sosyal medya platformunun düzenlediği etkinlikler, konserler, tiyatrolar oluyor, isterseniz onlara katılabilirsiniz.
Network Alanınızı Genişletmeyi İhmal Etmeyin!
Üniversitenin bizlere kazandırdığı en büyük nimetlerden birisi de sosyal çevremiz oluyor. Şu anda sosyal hayatımız ne kadar sınırlı olsa da kulüplere veya okul içi etkinliklerden ilgi duyduklarımıza katılarak da network alanımızı oldukça genişletebiliriz. Emin olun ki şu anda üniversitede edindiğiniz her türlü sosyal bağ, arkadaşlık ve dostluk üniversiteden sonraki hayatınızda size birçok olumlu dönüş sağlayacak.
İlginizi çekebilir: Değerlendirme Merkezleri Ve Çok Bilinmeyenli Denklemleri