Humanspire’ın yeni röportajında kariyerine Şölen’de başlangıç yapmak isteyenleri heyecanlandıracak bir röportaj ile karşınızdayız. Şölen İnsan Kaynakları Direktörü Şenay Gani’ye merak ettiklerinizi sorduk ve ilham verici cevaplar aldık.
Şölen’in son dönemde geçirdiği süreci, COVID-19 dolayısıyla yaşadığı değişiklikleri ve Şenay Gani’nin kariyerinden kesitlerin anlatıldığı röportaj için keyifli okumalar dileriz!
Röportajın okuyucuları için kariyer yolculuğunuzdan biraz bahsedebilir misiniz?
ODTÜ Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi’nden 1996 yılında mezun oldum ve iş hayatıma Sabancı Holding’te adım attım. Akbank’ta Hazine Dealer’ı olarak ve Temsa Komatsu’da Pazarlama departmanlarında çalıştım. 1999-2009 yılları arasında Eczacıbaşı Holding’te sırasıyla; Yapı, İlaç ve Tüketim gruplarında İnsan Kaynakları’nda görev aldım. 2009-2013 yılları arasında Mondelez’de İnsan Kaynakları’nın yanında operasyonel mükemmellik süreçlerinde projeler yürüttüm. Mondelez’de iki kez şirket satınalma ve birleşme süreçlerinde yer aldım. 2013-2015 yılları arasında Goodyear’da İnsan Kaynaklarında bölgesel Liderlik gelişim projelerinde görev aldım. 2015-2020 yılları arasında Hayat Kimya’da Global İnsan Kaynakları Direktörü olarak görev aldım. Nijerya-Bebek Bezi ve Kağıt, Mısır-Kağıt, Non-Woven, Rusya-Kağıt, Pakistan-Bebek Bezi, İran-Deterjan, Vietnam-Bebek Bezi fabrikalarının ve 15’ten fazla ülkede satış şirketi ve ofisi kurulmasında görev aldım. Hayat Kimya’da tüm Global İnsan Kaynakları süreçlerinin entegre edilmesinde rol aldım ve ICF Koçu olarak gelişim süreçlerime devam ettim.
2020 yılından bu yana Şölen ‘de İnsan Kaynakları Direktörü olarak görev yapmaktayım. Türkiye’nin en beğenilen işveren markalarından biri olmayı hedefliyoruz. Bu doğrultuda inovatif, fark yaratan ve başarmaya tutkulu ekibimizle birlikte öncü insan kaynakları uygulamalarını hayata geçirmek üzere çalışmalarımızı sürdürüyoruz.
Çalışma hayatınızda benimsediğiniz ilkeler nelerdir?
İnsanların sevdiği işte çalışması hayatı kolaylaştıran konulardan birisi, ben hobim olan bir işi yapıyorum. İnsanların gözünde mutluluk tomurcukları oluşturmak benim kendi iç motivasyonumu sağlıyor. Aklımla ve kalbimle kararlar almaya çalışırım. Çözüm odaklı, analitik olmak önemli. İş hayatını güzelleştirmek ve sadeleştirmek için süreç iyileştirmelerine odaklanmak, yaptığın işte fark yaratmak çok kıymetli. En önemlisi ise; hiç yılmadan dayanaklı ve esnek bir şekilde işlerine kendi imzanı atabilmek ve başarı tutkusuyla bunu kutlayabilmek.
Çevremdeki insanların gözlerinin içi gülüyorsa gerçekten, hayat bana Şölen!
Benim yaşam mottom ise “Niyet varsa yol bulunur.”
Kariyerine insan kaynakları departmanı bünyesinde başlamak isteyen veya rotasını insan kaynaklarına çevirecek olan adaylara tavsiyeleriniz neler olur?
En önemli konu kendi iç motivasyonunu sağlayabilmek olmalı; çünkü herkes insan kaynaklarında çalışan kişilerden motivasyon bekleyecek. Dayanıklı ve esnek olmalı. Tüm belirsizliklerde yolunu bulabilmeli ve esneyebilmeli. Aynı zamanda adaptasyon yeteneğinin güçlü olması gerekir. Çözüm odaklı ve çevik olmalı. Olumlu ve inovasyona açık ortamlar oluşturmalı. Şirket stratejisini çok iyi anlamalı ve süreçlerini ona göre tasarlamalı.
Gençlere tavsiyem eğer insan kaynakları alanında çalışmayı düşünüyorlarsa derslerinin dışında bu konuda olan tüm online konferans ve seminerlere katılmaları faydalı olacaktır. Pandemi nedeniyle öğrenmek isteyen herkesin önüne gelişim fırsatları açıldı.
Dünyada insan kaynakları konusunda neler uygulanıyor, trendleri takip etmeleri ve görüşmelerinde araştırmalarından bahsetmeleri onları bir adım öteye taşıyacaktır.
Bir insan kaynakları profesyoneli olmanın en zor yanı sizce nedir?
Aslında her insan kendi parmak izi gibi farklı bir dünya; her insana beklentisine göre ayrı sistem oluşturamamanın tüm insan kaynakları ekiplerinin yaşadığı ortak zorluk olduğunu düşünüyorum.
Şölen’de genç yeteneklere yönelik ne gibi çalışmalar yapıyorsunuz? (Staj, MT işe alım programlarınız ve genç yeteneklere yönelik projeleriniz hakkında kısaca bilgi verir misiniz?)
Bu yıl “Boombastic Gençler Staj Programı” adı altında 11 farklı ilde, eş zamanlı olarak sürecek kapsamlı bir proje başlattık. Öğrenci ve yeni mezun arkadaşlarımıza 2 ay süren ve her günün programlandığı, online eğitim ve söyleşilerle zenginleştirdiğimiz, buddy sistemi ile bire bir destek olduğumuz ve gençlerimizin de fikirleriyle her gün geliştirdiğimiz çok kıymetli bir proje bizim için. Bu projenin sonunda Boombastic Gençlerimizin hazırladığı Kaizen çalışmalarını tek tek dinleyerek en başarılı olan arkadaşlara MT olma ve mentorlük alma hakkı tanıyacağız. Stajdan sonra MT programı ile aslında sürecimiz hız kesmeden devam ediyor olacak. İşe alımlarımızda da yeni mezun arkadaşlarımıza sıklıkla dokunuyoruz, Uzman Yardımcısı kadrosunda şu anda da farklı departmanlarda arayışımız sürüyor ve yetkinlik bazlı mülakatlar ve case çalışmaları ile performans ve potansiyelleri değerlendirerek genç arkadaşlarımızla büyük bir keyifle ailemizi büyütüyoruz.
İyi bir yönetici olabilmek için bireysel başarının yanında iyi bir ekiple de çalışmanın önemli olduğunu söyleyebiliriz. Siz ekibinizde çalışacak ideal bir adayın nasıl biri olmasını istiyorsunuz?
Üretmekten keyif alan, şevkli, heyecanlı ve tutkulu ekiple çalışmak her zaman çok güzel yeniliklere yol açıyor.
“Ben yapabilirim” diyen, araştıran, yaşam boyu öğrenmeye açık, tüm dünyadaki güzel sonuç almış uygulamaları araştıran, dayanıklı, esnek analitik ve çözüm odaklı arkadaşlarla çalışmak bana keyif ve heyecan verir, aynı zamanda başarıyı getirir.
İş hayatını bütünsel olarak anlayan, sonuç odaklı bir ekiple dünyanın her yerinde başarılı olabileceğimizi biliyorum.
Şölen olarak pandemi sürecine nasıl hazırlandınız ve bu süreci nasıl yönettiniz?
Tüm dünyada etkisini hissettiren pandemi döneminde çok hızlı aksiyon alarak ilerlediğimizi söyleyebilirim. Önceki deneyimlerimde farklı ülkelerde yaşadığım sıtma ve malerya gibi salgınların da bana kattığı salgında kriz yönetimi deneyimi ile hızlıca sağlık iletişim masası kurduk. Covid19 ve uzaktan çalışmaya yönelik prosedürler yazarak tüm çalışma arkadaşlarımızla paylaştık. Bizim için önemli olan “şeffaf iletişim”di. Bunu sağlayabildiğimizi ve gündemi sıkı takip ederek doğru zamanda doğru aksiyonlarla ilerlediğimizi ve her adımımızı çalışma arkadaşlarımızla paylaştığımızı söyleyebilirim. Çalışma ortamımızı hijyen ve mesafe kurallarını göz önünde bulundurarak hızlıca yeniden dizayn ettik. Merkez ofis için uzaktan çalışmaya geçtik, 2 ay önce de hibrit çalışma modeli ile çalışmalarımızı sürdürmeye başladık. Uluslararası ölçekteki şirketlere denetim ve belgelendirme yapan kuruluşlardan biri olan SGS tarafından rutin kontrollerin dışında uygulanan BRC ve IFS denetimlerinden üst seviye olan AA ve High Level kategorisinde en yüksek puan alan nadir şirketlerden biriyiz. Şölen endüstri 4.0 ile yönetilen ve en son teknolojiyi kullanma konusunda çevik bir şirket. Bu dönemde robotlarla üretim yapılması nedeniyle gıda güvenliğimiz de en üst seviyede gerçekleşti. Ayrıca ihracatta tek bir pazara yönelmiyor, riski yayarak pazar çeşitlemesi yapıyoruz. Böylece yumurtaları farklı sepetlere koyduğumuz için tüm dünyayı kapsayan bir kriz de yaşansa nispeten daha az etkileniyoruz. Dünyadaki tüm belirsizlik ve olumsuzluklara rağmen 2020 yılında da çift haneli büyüme için yoğun tempoda, moral ve motivasyonumuz yüksek tutarak çalışmalarımızı sürdürdük. Bu salgını bireysel olarak her zamanki gibi hijyeni en ön planda tutarak, kurumlar olarak da kesintisiz şekilde ürün tedariği sağlamaya, istihdamı korumaya devam ederek el birliği ile atlatacağımızı umuyorum. Silivri fabrikamızdaki TPM faaliyetleri ile “Mükemmellik Ödülü”nün, Ozmo ile “Altın Effie”nin, Luppo ile “Kristal Elma”nın sahibi olduk. Çalışanlarımızın pandemiye değil; sağlığa, gelişime ve başarıya odaklanmasını sağladık. Türkiye’nin atıştırmalık sektöründeki önde gelen şirketlerinden Şölen, Ar-Ge çalışmalarıyla önemli başarılara imza atmaya devam ediyor. Şölen, inovatif ve fark yaratan ürünleriyle Patent Effect tarafından hazırlanan Türkiye’nin Patent Raporu 2020 kapsamında açıklanan ‘Patent Şampiyonu Firmalar’ listesine; çikolata, şekerleme ve unlu mamuller kategorisinde patent şampiyonu oldu. Şölen olarak bu dönemde sorumluluklarımızın bilinciyle hareket ediyor, ürünlerimizi tüketicilerimize ulaştırmak için tüm gayretimizle çalışmaya, üretmeye devam ediyoruz.
Bu süreçte çalışanlarınızı işe bağlı tutmak ve motive etmek adına neler yaptınız?
Pandemi yılı olmasına rağmen Şölen olarak biz bu yılı “İnsan Kaynakları yılı” olarak ilan ettik, dolayısıyla İK’nın tüm süreçlerine dokunduğumuz ve tüm süreçleri geliştirdiğimiz bir yıl oldu. Esas önemli olan bu dönemde stratejiyi anlayıp çevik kararlar almak ve uygulamaktı. Bunu başarıyla yaptığımıza inanıyorum. Dijital İK uygulamaları gerçekleştirdik. Çalışan motivasyonunu sağlayan ilk unsurun sağlıklı bir iletişim olduğuna inanıyorum. Tabii bunun yanında mutluluk ve motivasyonu artırmayı destekleyen uygulamalara da yer vermeli, İK olarak öncülük etmeliyiz.
Bu yıl “Gelişim Şöleni“ ile pandemiye değil gelişime odaklandık. Online eğitim platformumuzu aktif olarak kullandık. Sahadaki satış ekibimiz ve fabrikadaki arkadaşlarımız pandemi boyunca çalışmalarına normal düzende devam etti. Onların özverili çalışmalarını takdir ederek, üst yönetim ve İK’nın mesajları ve ödüllendirmesi ile destekledik. Tüm müdürlerimizin dahil olduğu değerlendirme merkezi süreçlerini yürüttük. Kariyer Şöleni ile kariyer mimarisine odaklandık. Terfi kriterleri, rotasyon ve ihtiyaç duyulan eğitimleri yeniden planladık, bu doğrultuda aksiyonlar aldık.
Öncelikle pandemi dahi olsa özel ve önemli günleri atlamayıp bir araya geldiğimizi söylemeliyim. Bu pandemi döneminde çalışanlarımızın hayatı ve sağlığı için haklarını genişlettik. Anneler ve babalar gününde çalışanlarımız adına bağışlar yapıyoruz, pandemi dolayısıyla çalışma arkadaşlarımızın ihtiyacı olan hareketliliği sağlamak amacı ile doğum günlerine özel online spor merkezi üyeliği tanımladık, “İyilik Şöleni” kapsamında pandeminin en yoğun olduğu dönemlerde hayvan dostlarımıza da el uzattık, ödüllendirme sistemimiz kapsamında hem kıdem ödüllerini hem de yaptığı çalışmalarla fark yaratan arkadaşlarımıza Değerler ve CEO Ödüllerini takdim ediyor, yılbaşı kutlamamızda onları hep birlikte alkışlıyoruz. Şirket içi challengelar başlatıyoruz, birbirimize kitaplarla meydan okuyoruz.
Tabii pandemi döneminde olduğumuz için ne yazık ki yaptıklarımız limitli ama hayallerimizde sınır yok. Bir araya gelmeyi çok özlemişken riskin tamamen bittiği zamanlarda mutlaka bir arada olacağımız; aktiviteler, workshoplar, geziler yapmayı planlıyoruz. Kahve sohbetlerimizi online değil yüz yüze gerçekleştirmeyi hedefliyoruz.
Youthall’u takip eden genç yeteneklere kariyer hayatlarında neler tavsiye edersiniz?
En önemli şey “hayal edebilmek.” Ben, bir insan eğer hayal edebiliyorsa, onu az ya da çok mutlaka gerçekleştirebileceğine inanıyorum. Bu, kişinin vizyonunu gösterir.
Genç arkadaşlarımıza şunları söyleyebilirim ki; vizyonunuzu geliştirin ve bu gelişime uygun insanlardan örnek alın, uygulayın. Yaşamınızda herkesten bir şey öğrenebileceğinizi bilerek yaşamanız çok önemli. Etkin çalışma yollarınızı geliştirilmelisiniz. Herkesin sizinle çalışmak istemesini sağlayan olumlu ortamlar oluşturmalısınız. Güçlü olduğunuz konularda çevrenizdekilere yardımcı olmalısınız. Güçlü olduğunuz yöndeki işlere odaklanmalısınız, böylece daha fazla başarıya yaklaşabilirsiniz.
Şölen’e ve Şenay Gani’ye bu samimi ve faydalı yanıtları için çok teşekkür ediyoruz. Humanspire ile yeni bir röportajda buluşmak dileğiyle, Youthall‘u takipte kalın!