Zenginin malı züğürdün çenesini yorar ama bu adam ilham alınmayacak gibi değil. O yüzden buyurunuz Ingvar Kamprad ve IKEA!
Bir İsveç markası olan IKEA, 49 farklı ülkede 412 mağazasıyla dünyanın en büyük zincirlerinden birisi. 1943 yılında Ingvar Kamprad’ın kendi birikimlerine ek olarak babasından aldığı bir miktar parayla kurduğu mobilya devi.
Peki Ingvar Kamprad kimdir?
Ingvar Kamprad, 4-5 yaşlarında kibrit satarak para kazanmaya başlayan sonrasında dünyanın en zengin 8. Kişisi olarak 27 Ocak’ta 91 yaşında vefat eden bir İsveçli.
Küçük yaşlarda öğrenme bozukluğu yaşamasına rağmen hırslı bir şekilde okulu bitiriyor ve buna ödül olarak babası bir miktar para veriyor. Bu ödül ve daha öncesinde biriktirdiği parayla kendi isminin baş harfleri ve doğduğu Elmtaryd köyü ve yakınlardaki başka bir köy olan Agunnaryd’ın baş harfleriyle bir marka kuruyor : IKEA.
17 yaşında kurduğu IKEA mağazasında kibrit, kalem, iç çamaşırı, tebrik kartları gibi şeyler satıyordu. O zamanlar en çok ilgi gören ürünü kalemler olduğu için, kalemi ucuza getirmenin bir yolunu da buldu. Hayatının ilk ve son kredisini çekerek Paris’ten 500 tane kalem sipariş etti. Bunları satarak IKEA mağazasını ayakta tuttu. Genç yaşına rağmen girişimci zekasına hayran kalmadan edemiyor insan.
İnsanların ilgisini çekmek adına mağazada ücretsiz kahve ve kurabiye dağıtma işine girişti ve başarılı da oldu. O yüzden bu girişimi sadece bir gün sürdü. Olsun.
Şimdilerde bilirsiniz, her IKEA’da bir gıda bölümü bulunur. İsveç’e ve bulunduğu ülkeye ait yemekler yapılır. İsveç köftesi çok meşhurdur mesela. Bazıları bu köfteyi yemek için bile gidiyormuş diyorlar. Evinde pişirmek isteyenler de kilo paketler halinde satın alabiliyorlarmış
İlk mağazasını açtıktan beş yıl sonra, en büyük rakibinin uzun zamandır mobilya işinde olmasının da etkisiyle, mobilya sektörüne atıldı ve ondan sonra mobilya, onun hayatı oldu. Yerel atölyelerde ucuz mobilyalar ürettirerek sürümden kazanmayı hedefliyordu Kamprad.
1951 yılında ilk IKEA kataloğunun yayınlanmasıyla da birçok insanın evine girmeyi başardı.
Alt ve orta kesimden insanları hedeflediği için kaliteli mobilyaları uygun fiyata satma politikasıyla yola çıkmıştı ama zamanla ahşap ve odun satıcıları bu duruma isyan ederek IKEA’yı boykot etti ve ortaklıklarını bitirdi. Böyle bir durumda IKEA’nın çok büyük zarar etmesi beklenir tabi ama hiçbir şey olmadı. Akıllı işadamı Kamprad, Polonya’dan modüler yapıya uygun mobilya parçaları ithal etmeye başladı ve yavaş yavaş şu an bildiğimiz IKEA formatına geçme yoluna girdi.
1953 yılında, IKEA’nın artık şimdi bildiğimiz hali gibi 6700 metrekarelik ilk showroom’u açıldı. Fakat boykotlar devam ediyordu, bu yüzden IKEA 1955 yılında kendi atölyesini kurup dizayna başladı.
Bir yıl sonrasında parça mobilya uygulamasıyla mobilya sektöründe devrim niteliğinde bir hareket yapmış oldu. Müşteriler, mobilyayı alıp evde kendisinin yapma fikrini çok eğlenceli buluyordu.
31000 metrekareyle en büyük IKEA mağazasını 1965 yılında Stockholm’ün yakınlarında açtı. Kirası düşük ve park alanı geniş olduğu için mağaza şehir dışında bir yere açıldı.
İsveç’te otomobil sayılarının artışıyla Kamprad’ın aklında hemen parlak bir fikir belirdi. Uzak mesafelere araçla gelebilen müşterileri IKEA’ya teşvik için, araçların üzerine yerleştirilen yük taşımak için olan aparatlardan satmaya başladı. Bu aparatın satışıyla birlikte satışlar bir yılda iki katına çıkmıştı bile.
1973 yılında İsveç’teki yüksek vergilerden kaçmak için IKEA’nın merkezini Kopenhag’a taşıdı, kendisi de durmadı ve İsviçre’ye taşındı.
Markasında sadeliği sonuna kadar gösteren bir kişinin şatafattan hoşlanmasını beklemek yanlış olurdu. Dünyanın en zengin insanlarından biri olması rağmen 93 model Volvo’sunu 20 sene kullandı. Uçuşlarında ekonomi sınıfını tercih etti, berbere ucuz ülkelerde gitti, markasız kıyafetler tercih etti, kağıdını her zaman iki taraflı kullandı.
Akıllı, huysuz bir girişimci olarak anılsa da müthiş bir pazarlama zekası!
41 milyar dolarlık servet kolay değil anlayacağınız.