Humanspire’ın yeni röportajında kariyerine Kazancı Holding’de başlangıç yapmak isteyenleri heyecanlandıracak bir sohbet ile karşınızdayız. Kazancı Holding Chief Human Resources Officer Yeşim Ağaçkesen’e merak ettiklerinizi sorduk ve ilham verici cevaplar aldık.
Yeşim Ağaçkesen’in kariyerinden kesitlere ve verimli tavsiyelerine yer verdiğimiz bu röportaj için keyifli okumalar dileriz!
Röportajın okuyucuları için kariyer yolculuğunuzdan biraz bahsedebilir misiniz?
Yeşim Ağaçkesen, Kazancı Holding İnsan Kaynakları Başkan Yardımcısıyım. 1990 yılında İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi’nden mezun oldum. Kariyerimin ilk 5 senesi yabancı şirketlerde muhasebe, satış pazarlama gibi farklı alanlarda çalışarak geçti. 1995 yılında Türk Petrol Holding bünyesinde yer alan Spectrum Mağazacılık şirketinde Kalite Yönetim Uzmanı olarak çalışırken şirket İnsan Kaynakları departmanı kurma kararı aldı ve bu pozisyonu bana teklif etti. Bu vesileyle bugünlere kadar uzanan ve olmaktan büyük mutluluk duyduğum İnsan Kaynakları dünyasına adım atmış oldum.
O yıllar, ülkemizde İnsan Kaynakları kavramının yeni yeni konuşulmaya başladığı bir dönemdi. Ben de o dönem bu göreve başlayan tüm meslektaşlarım gibi akademik yayınları takip edip öğrendiklerimi uygulayarak tecrübe kazanmak durumunda kaldım.
Daha sonra kariyer tercihlerimi, İK sistemleri kurma veya yeniden yapılandırma ihtiyacı olan şirketlerden yana kullanarak öncelikle 10 yıl boyunca Almanya’nın en büyük Cam firması Schott tarafından satın alınan Orim firmasında görev aldım. Schott Orim’de İnsan Kaynakları Müdürü olarak başladığım mevcut görevim ile birlikte Süreç Geliştirme Müdürlüğü ve globalde tüm Avrupa Bölgesi Eğitim ve Gelişim Direktörlüğü görevlerini de yürüttüm. Sonrasında 2 yıl boyunca da Amerika’nın önde gelen çelik firmalarından olan Worthington tarafından satın alınan Arıtaş firmasında İnsan Kaynakları Direktörü olarak çalıştım.
2016 yılından beri de Türkiye’nin enerji sektöründe lider firmalarından biri olan ve 4 kıtada 25 ülkede 10 binden fazla çalışanı ile faaliyet gösteren Kazancı Holding’de önce İK Direktörü, sonra Kurumsal Mimari Direktörü ve son 1 yıldır da İK Başkan Yardımcısı olarak çalışmaktayım.
Çalışma hayatınızda benimsediğiniz ilkeler nelerdir?
Çalışma hayatımın başından beri dürüstlük ve güvenilirlik en temel ilkelerimden olmuştur. Yönetici olduktan sonra da şeffaflık, adalet, eşitlik ve kapsayıcılık kavramları benimsediğim ilkelerin arasına girmiştir.
Şirketinizde genç yeteneklere yönelik ne gibi çalışmalar yapıyorsunuz?
Geçtiğimiz yıllar için genç yetenekleri bünyemize kazandırmak üzere yürüttüğümüz çalışmalarımız için “Enerjimaxa” adlı genç yetenek programımızı, üniversiteler ile yaptığımız staj programı anlaşmalarını ve kariyer günlerine katılımlarımızı söyleyebilirim. Ancak 2023 yılı içinde aldığımız “geleceğimiz gençlerimiz” kararı ile birlikte genç yetenek yaklaşımımızı, bu sene ciddi anlamda farklı bir boyuta taşıdık. Bu doğrultuda yürüttüğümüz çalışmalarımızdan da biraz bahsetmek isterim:
- Türkiye’nin önde gelen üniversiteleri ile iş birliği anlaşmaları yaparak uzun soluklu üniversite – sanayi iş ortaklıkları başlattık. Böylelikle Üniversiteler ile ortak yürüteceğimiz projelerimiz için ilk adımımızı atmış olduk.
- Staj programlarının kapsamlarını genişlettik ve sadece staj dönemi için değil, staj sonrası dönemleri de dahil edecek şekilde planlama yapmaya başladık.
- Enerjimaxa yeni mezun programımızı, kapsamını genişleterek tüm Türkiye’de daha geniş bir yapıya geçiş yaptık. Seçme ve yerleştirme süreçlerimizi yeniden revize ettik. Ve en önemlisi; yeni mezun gelişim programımızı, yeni mezun gelişim akademisine dönüştürerek gençlerimizin uzun vadeli kariyer yolculuklarını kurgulayacak süreçleri tasarladık.
Dediğim gibi geleceğimiz, gençlerimiz. Biz de bunun bilinci ile tüm sistemlerimiz en etkin ve verimli olacak şekilde düzenliyoruz ve düzenlemeye de devam edeceğiz.
İyi bir yönetici olabilmek için bireysel başarının yanında iyi bir ekiple de çalışmanın önemli olduğunu söyleyebiliriz. Siz ekibinizde çalışacak ideal bir adayın nasıl biri olmasını istiyorsunuz?
Aslında cevap sorunuzun içinde gizli😊 Her insanın mutlaka güçlü bir yanı vardır. Ancak tek başına özellikle bizim gibi büyük şirketlerde bireysel olarak başarı asla mümkün olamaz. Dolayısı ile benim ekibim için ideal adayın çok iyi bir ekip oyuncusu olması gerekmektedir. Klasik orkestra örneğinde olduğu gibi uyum ve ahenk tüm oyuncuların kendi rollerini en doğru ve zamanında yerine getirmeleri ile mümkün olabilir. Elbette solo yapmaları gereken zamanlarda da onu da gereği şekilde yapabilecek kadar yetkin olmaları çok önemlidir. Yani iyi bir ekip oyuncusu, aynı zamanda gerektiğinde sorumluluk alarak öne çıkmayı da bilmeli, kendi fikrini sonuna kadar savunabilmelidir.
Ayrıca İnsan Kaynakları olarak çalışan tüm ekip arkadaşlarımın, öncelikle şirketimizdeki tüm çalışanların bir temsilcisi olduklarının bilinci ile sorumluluklarının öneminin farkında olmalarını beklediğimi de söylemeliyim. Çalışanın, henüz aday olduğu zamanlardaki ilk temastan, son güne kadar olan tüm yolculuğunda adımlarımızın bu bilinçle atılması gerektiği düşüncesindeyim.
Bu nedenle de pek çok önemli yeteneği de bünyesinde barındırması gerekmektedir. Empatik olmak, analitik olmak, iyi bir dinleyici olmak, iyi bir gözlemci olmak, güçlü iletişim yeteneğine sahip olmak, bu yetenekler arasında ilk aklıma gelenler.. Ama galiba bütün yazdıklarımdan daha da önemlisi vicdanı ve adalet duygusu olan kişiler olmalılar.😊
Youthall’u takip eden genç yeteneklere kariyer hayatlarında neler tavsiye edersiniz?
Öncelikle tüm gençlere kolaylıklar diliyorum. Dönem olarak gerçekten zor bir dönemin içindeyiz. Gençlerin kafalarının çok karışık olduğunu görüyorum. Bu yüzden ilk olarak sakin olmalarını tavsiye ederdim. Krizler, her zaman kendi fırsatlarını da içinde barındırır. Kendi yolunu net çizen, hedefine odaklı ve bu doğrultuda planları olan kişilerin her zaman başarılı olacaklarına inanıyorum. O yüzden en önemli tavsiyem, gerçekten ne istediklerini iyi belirlemeleri olacaktır. Onlara kendileri için seçtiklerin yolun, gerçekten kendi yetenekleri ve zevkleri ile uyumlu olup olmadığına bir kez daha bakmalarını ve iyi düşünmelerini öneririm. Bazen ideal olduğunu düşündüğümüz tercihler, bizim için en doğru tercihler değil de bize dayatılan tercihler olabiliyor. İşte o zaman bir mecburiyet hissi ile hareket ediliyor maalesef. Halbuki yetenekli olduğumuz konularda başarılı olmamız kaçınılmaz oluyor. Başarılı olduğumuz zaman, keyif almaya başlıyoruz ve keyifle yaptığımız her işte fark yaratabiliyoruz.
Son olarak, sizin için faydalı olan ve genç yetenekler için de çok faydalı olacağını düşündüğünüz kitap, dizi, film, podcast vb. öneriniz var mı?
Benim genel önerim, farkındalıklı yaşamaları ve etraflarında olan biten her şeye ilgili olmaları olacaktır. Çünkü hayatın tamamı bir eğitim. Eğer o bilinçle hayatı yaşarsak çevremizde olup bitenlerin haberler filimler tamamından çok şey öğrenebiliriz. Tabii ki tecrübe yaşamak için hayatın içinde olmaları gerekir. Sadece izleyerek ve okuyarak değil, yaşayarak da öğrenmelerini tavsiye edebilirim tüm gençlere. Ama yanlış anlaşılmasın; tabii ki okumak, araştırmak, dinlemek de çok kıymetli. Çünkü bakış açımızı zenginleştiren yorumumuzu değiştiren kaynaklar, bunlar olacaktır. Yine de kaynak vermem gerekirse TED konuşmaları ve HBR yayınlarını söyleyebilirim.
Yeşim Ağaçkesen’e bu samimi ve faydalı yanıtları için çok teşekkür ediyoruz. Humanspire ile yeni bir röportajda buluşmak dileğiyle, Youthall‘u takipte kalın!