Teknoloji ve dijitalleşmenin her alanda yaygın bir hale gelmesi ile birlikte çalışanlardan beklenen yetkinlikler ve nitelikler de bir o kadar değişiyor. Günümüz iş dünyasında bu yetkinlik ve nitelikleri sağlayamayan bireylerde gelecek ve iş bulması kaygısı oluşuyor. İş dünyasındaki gidişat her gün yeni bir teknolojik gelişmeyle değişirken daha esnek ve yapıcı bir hale geliyor. Yapay zeka ve robotların iş dünyasında daha etkin roller alması ile birlikte bazı meslek grupları da etkinliğini kaybetmeye başlıyor. Önemli fütüristlerden biri olan Ufuk Tarhan, gelecekte de mesleklerimizi sürdürebilmemiz için T-İnsan modeline geçmemiz ve becerilerimizi buna uygun şekilde geliştirmemiz gerektiğini belirtiyor.
Bir Gün Biz De T-İnsan Olabilir Miyiz?
Leonardo da Vinci’nin altın oranından esinlenerek yola çıkan Tarhan, ‘’bir şeyin her şeyini; her şeyin de bir şeyini bilmek’’ olarak T-İnsan modelini tanımlıyor. İletişim becerileri kuvvetli, duygusal zekası yüksek, teknolojik gelişmelere kolayca adapte olabilen ve şartlara uyum sağlayabilen T-İnsan modeli, gelecekte iş dünyasında öne çıkan insan modeli olacak. Bu insan modelinin şimdiki iş dünyasında da izlerini görmek mümkün. Kısa zaman içerisinde bir şirketin herhangi bir etkinliğine katıldıysanız genellikle şirketlerin vurguladığı nokta yeni dünya düzenindeki şirketlerin beklentileridir. Gelecekte garanti meslek gruplarının çok fazla yer almayacağı, yaratıcı zihinlerin ve siber güvenlik, yapay zeka alanlarına ilgi duyan bireylerin daha çok göz önüne alınacağı sık sık dile getiriliyor. Özellikle de son zamanlarda duyduğumuz kripto paralar, dijital bankacılık ve insansız trenler gibi örnekler bize bazı meslek gruplarının şimdiden uyarısı. Bir yandan da teknolojinin bazı yanlarının eksik olduğunu da düşünmek gerekiyor. Mesela yapay zekanın herhangi bir etik anlayışı veya insanlara dair belirgin şekilde görülebilen duygu durumu yok. Bu nedenle de empati ve duygu alanlarında yapay zekanın ve teknolojinin yetersiz kalacağı hiç şüphesiz bir gerçek.
Öğrenmeyi Öğrenin
Gençlerin artık cesur adımlar atmasını öneren Tarhan, ‘’bu sorunun çözümünde hangi aşamada yer alabilirim?’’ sorusunu kendimize sormamız gerektiğini belirtiyor. Aynı zamanda bu kısımda diğer bir vurgulamamız gereken düşünce de ‘’öğrenmeyi öğrenebilmek’’. Hepimizin farklı alanlarda belirli yetenekleri ve becerileri var fakat artık bu yetenekler ve beceriler yenidünya düzeninde bizler adına yeterli değil. Öğrenmeyi öğrenebilmek aslında kendini daha iyi tanımak, en iyi öğrenme şeklini çözmek ve bilginin üstüne daha çok bilgi katmak. Daha somut örnek vermek gerekirse mesela kaykay sürmeyi öğrendiniz ve kaykayı bir noktadan diğer noktaya ulaşmak için kullanıyorsunuz. Kaykay sürmeyi öğrenmek için herhangi bir okula gitmediniz ve öğrenmeyi kendiniz istediniz fakat kaykay sürmedeki yetkinliğiniz yalnızca kısa noktalara gitmeniz için size yeterli olacaktır. T-İnsan modeline sahip olduğunuzda ve kaykayınız hasar aldığında tamir edebilme yeteneğine de sahip bir birey oluyorsunuz çünkü yalnızca bu kaykayı kullanmıyor aynı zamanda kaykay ile ilgili herhangi bir problem yaşadığınızda tamir edebiliyorsunuz. Böylece bilginizi derinleştirmiş bir hale geliyor ve herhangi bir durumda daha fazla etki alanına sahip olabiliyorsunuz.
“Geleceğin İş Gücüne Hazır Mıyız?”
Bugünkü yeteneklerimizin çoğunu gelecekte kullanamayacağız çünkü bizim yaptığımız işleri teknolojik araçlar bizden daha iyi yapacak. O nedenle, kendimizi oldukça iyi tanımamız, zaman ayırmamız ve geliştirmemiz gerekiyor. PwC’nin hazırladığı ‘’Geleceğin İş Gücüne Hazır Mıyız?’’ raporuna göre 100 yıl içerisinde 20.000 yıllık bir ilerleme gerçekleşecek. Aynı zamanda, CEO’ların da düşüncelerinden yararlanılan bu raporda CEO’ların en çok geliştirmek istedikleri alanların da yetenek kullanımı ve inovasyon olduğu göze çarpıyor. Bu rapora göre geleceğin insanlarında bulunması zor ve önemli yetenekler problem çözme, liderlik, duygusal zeka, risk yönetimi ve uyum sağlayabilme. Bu raporun sonundaki iş insanlarına yönelik verilen öneriler de oldukça önemli.
“Hareket Geçin”: Değişim sizi beklemeyecek ve durmayacak.
“Elinizi Korkak Alıştırmayın”: Gelecek adına birden fazla olası senaryo üretebilirsiniz sonuçta gelecek belli bir varış noktası değil. Risk almaktan ve planlama yapmaktan korkmayın
“Daha büyük sıçramalar yapın”: Bir anda beklenmedik kararlar vermeniz gerekebilir bu nedenle belirli adımlarla hareketlerinizi kısıtlamayın.
İlginizi çekebilir: Ekonomi ve Borsa ile İlgilenenlerin Cebinde Bunlar Olmalı!