Bir işe başvurup o işe seçilmek için birçok süreçten geçersiniz. Başvurunuz elden ele dolaşır, belki de onlarca değerlendirmeye alınır. Vaka elemeleri, grup mülakatları, yetenek testlerinin ardı arkası kesilmez. En sonunda ise birebir mülakatta da başarılı olursanız, bu işe alındığınız anlamına gelir. Fakat her ne kadar işe alım süreci yorucu ve zorluysa, işe başladığınız ilk dönemler de bir o kadar öyledir.
Biz de size bu ilk dönemlerinizde yapmaktan kaçınmanız gereken 3 hareketi listeledik:
1) Soru sormamak
Önceki işinizde harikalar yaratmış olabilirsiniz, hatta çalışacağınız departmanda en iyilerden birisi de olabilirsiniz. Fakat artık yeni bir işe başladınız ve bu dönemi olabildiğince fazla soru sorarak verimli kullanmanız gerekiyor. Çünkü işinizde iyi olsanız bile çalıştığınız kurumun kültürünü ve yapılanmasını öğrenmek, en az işi iyi yapmak kadar önemlidir. İşlerinizi kendi başınıza halletmeye çalışmanız önemli bir yetenek olsa da, patronunuza ve çalışma arkadaşlarınıza sorular sormanız işe olan ilginizi ve hevesinizi gösterir ve aynı zamanda becerilerinizi ve bilgi birikiminizi etkili bir şekilde güçlendirmenizi sağlar.
İpucu:
Yeni çalışmaya başladığınız bir işe adapte olmanın en pratik yolu, kendinize bu süreçte bir mentor bulmaktır. Örneğin, sizinle aynı departmanda çalışan bir iş arkadaşınız size iyi bir mentor olabilir. Bu kişiyi molalarda birer kahve içmeye veya bir öğle yemeğine davet edip onun işe nasıl girdiğini, şirketin çalışma konseptini, şirketin çalışanlarından neler beklediğini ve bunun gibi birçok şeyi öğrenebilirsiniz.
2) Evrak işlerini önemsememek
Yeni bir işe başladığınızda, raporlarla uğraşmak, size verilen listeleri ve dosyaları düzenlemek gibi evrak işleriyle uğraşmak maalesef kaçınılmazdır. Bu iş kulağa sıkıcı gelse de evrak işleri iş hayatının olmazsa olmaz bir parçasıdır ve bu evrakların aslında size yeni işiniz hakkında öğreteceği çok şey vardır. Buradaki püf nokta, evrak işini bitirmeye odaklanmak yerine, üzerinde çalıştığınız dosyanın ya da raporun sizin işinize ne katacağını öğrenmeye odaklanmaktır. Bu sayede, yaptığınız işe değer katmaya başlayacak ve işinizi olabildiğine etkili yapmak için uğraşacaksınız.
İpucu:
Şunu unutmamalısınız ki bir şirkette gördüğünüz her pozisyonda bir nebze de olsa evrak işi vardır. Bunun farkında olarak çalışmak, size iş hayatında daha profesyonel bir duruş kazanmanızı ve yaptığınız işe daha çok odaklanmanızı sağlar.
3) Hemen terfi edilmeyi beklemek
Yaptığımız iş için ödüllendirilmeyi ve takdir edilmeyi beklemek her ne kadar hepimizin istediği bir şey olsa da bir işe başladığınızda kritik olan işinizi iyi yapmak ve yaptığınız işte kendinizi kanıtlamaktır. Bunu başarmak ise tamamen size bağlı olan bir şeydir. Patronunuzdan yeni sorumluluklar istemek, işinizde hevesli olmak, yaptığınız işler için geri dönüt istemek işinize değer verdiğinizi gösterir. İşiniz için en iyisini yapmak için uğraştığınızı ve çalıştığınız takıma değer kattığınızı gören patronunuz şimdi olmasa da belli süre süre sonra sizi terfi etmek için çağırabilir.
İpucu:
Sadece sabırlı olun. Kendinizi devamlı geliştirdiğiniz, işinize sürdürülebilirlik kattığınız ve uyumlu çalıştığınız müddetçe terfi edilme sürecinize katkıda bulunmuş olursunuz.