Çoğumuzun dışarıdan çok kolay gibi görünmesine rağmen yaparken çok zorlandığı bir şey var: “Hayır” demek.
Sadece 5 harf ve 2 heceden oluşan bu kelimeyi söylemek bazen o kadar zor oluyor ki kendimizi hiç yapmak istemediğimiz görevleri üstlenirken bulabiliyoruz. Cornell Üniversitesi’nden Vanessa Bohns’a göreyse hayır demekte zorluk çekmemizin arkasında yardımsever ya da ekip çalışmasına yatkın olmadığımız izlenimi yaratma; karşı tarafı incitme ve ikili ilişkileri kötü etkileme korkusu yatıyor. Bu durum da hem kişisel hem de profesyonel hayatımızı olumsuz yönlerde etkileyebiliyor.
Öte yandan, bizden istenen şeylere hayır diyememek kişinin tükenmesine ve özerkliğini kaybetmesine yol açabiliyor. Bu nedenle hayır demenin bir suç olmadığını; ne zaman ve nasıl hayır diyeceğimizi öğrenmek oldukça kritik olarak öne çıkıyor.
Hayır diyebilmenin temelinde, sizden istenen şeyin önemli olup olmadığını anlamak yatıyor. Houston Üniversitesi’nden Vanessa Patrick, sizden bir şey istenmesi durumunda bir maliyet-fayda analizi yapmanızı öneriyor. Başka bir deyişle, evet demenin size nelere mâl olacağını ve karşınızdaki kişiye ne gibi faydalar sağlayacağını ölçüp tartmanız gerekiyor.
Siz de “Asla hayır diyemiyorum!” diyorsanız merak etmeyin, doğru yerde ve anda hayır diyebilmenin de bir çözümü var. İşe aşağıdaki tüyolara göz atarak ve bol bol pratik yaparak başlamaya ne dersiniz?
Karşı Tarafın Sizin Ne Demek İstediğinizi Anladığından Emin Olun
Hayır tek başına yeterli bir cümle gibi gözükebilir, ancak cümleyi bu şekilde bırakmak kulağa yetersiz ve tuhaf gelebilir. Bohns’a göre karşı tarafa sadece “hayır” demek yerine bu cevabın kendinizle, onunla veya aranızdaki ilişkiyle ilgili olmadığını aktarmak gerekiyor.
Bunu başarmanın yollarından biri, size ulaşan kişiye bu talepte bulunmalarının yanlış olmadığını göstermek adına “teşekkür etmek”tir. Cevabınızı “Keşke yapabilsem ama şu an zamanım yok.” gibi bir açıklamayla pekiştirmek, hayır demenin karakterinize ait biz nitelik olmadığını, karşı tarafın sizden bir şeyler talep etmesinin yanlış olmadığını ve ilişkinizi olumsuz etkilemediğini gösterecektir.
Gündelik Durumlar için Hazırda Bir Cümleniz Olsun
Tabii ki her durum için bu kadar düşünceli bir yaklaşım gerekli değildir. Bazen daha direkt bir yaklaşım sergilemek işleri daha da kolaylaştırabilir. Bu noktada belli durumlarda verebileceğiniz hazır cevaplarınızın olması, potansiyel olarak rahatsız edici durumları çok daha kolay bir hale getirebilir.
Hızlı bir şekilde hayır demekte zorlandığınız anları göz önünde bulundurarak gelecekte yaşanabilecek bu gibi durumlarda ne gibi cevaplar verebileceğinizi bir düşünün. Diyelim ki o yıl zaten bir bağışta bulundunuz ancak sizden yine de bağış yapmanız isteniyor. Bu durumda “Bu yıl zaten bağış yaptım.” demek, kendinizi kötü hissetmeden hayır demenize yardımcı olacaktır.
Zaman Kazanın
Hayır demek istediğiniz bazı durumlarda baskı altında hissettiğiniz için evet deme ihtimaliniz oldukça yüksekse, zaman kazanmanın yollarını bulmak isteyebilirsiniz. Bohn, bu gibi durumlarda “Bunu bir düşünüp size öyle döneyim” ya da “Bir kontrol etmem lazım, cevabımı sonrasında size veririm” gibi ifadeler kullanmayı tavsiye ediyor. Bu yaklaşım, talebi baskı altında hissetmeden özel olarak değerlendirmeniz ve şartlarınızı tartarak bilinçli bir karar vermeniz için uygun bir zemin oluşturur.
Net ve Sakin Olun
Hayır cevabını verirken en önemli unsurlardan biri de bu ifadeyi karşıya aktarış şeklinizdir.
How to Be Yourself kitabının yazarı klinik psikolog Ellen Hendriksen, fazla özür dilemekten veya yanlış bir şey yapıyormuş gibi davranmaktan kaçınarak net ve sakin bir tavır sergilemenizi öneriyor.
“Bunun büyük bir mesele olmadığını, yardım etmek isteyip edemediğimizi belirtmek, daha nötr bir etkileşim tonu oluşturur,” şeklinde kaydeden Henderiksen, bu gibi durumlarda bir yemek siparişi veriyormuş gibi, endişeden uzak bir tavır takınmanın yardımcı olacağını belirtiyor.
Kırık Plak Tekniğini Uygulayın
Bazı insanlar hayır cevabını kabul etmek istemeyebilir ama korkmayın, bu gibi durumlar için de bir çözüm mevcut. Henderiksen, bu gibi durumlarda “kırık plak tekniği” olarak isimlendirdiği bir yöntemi kullanabileceğinizi söylüyor.
Öte yandan, aynı cevabı tekrar tekrar vermek olarak tanımlayabileceğimiz bu tekniği uygulamaya dökerken duygusuz bir portre çizmekten de kaçınmak gerekiyor. Kırık plak tekniğini uygularken emptai göstermenin ve nazik bir tutum sergilemenin önemli olduğuna dikkat çeken Henderiksen, bazen karşı tarafın bunu olumsuz karşılayabileceğini, ancak iki-üç tekrarda durumu kabulleneceğini ifade ediyor.
Mesajınızı Beden Diliyle Destekleyin
Ağzınızdan çıkanlarla beden diliniz arasında bir uyum olması oldukça önemlidir. “‘Hayır’ınızın kişisel bir karar olduğunu ve karşı tarafı reddetmekle ilgisi olmadığını açıkça göstermek için gülümseyebilir, öne doğru eğilebilir veya bir sarılma ile vedalaşabilirsiniz,” ifadelerini kullanan Vanessa Patrick, bunun reddinizi çok daha etkileyici ve ikna edici bir noktaya çekeceğini vurguluyor. Buna ek olarak Patrick, göz temasından kaçınmak gibi sizi gergin gösteren bir beden dilinden de kaçınmanız gerektiğine de dikkat çekiyor.
“Hayır” Demenizin Neden Önemli Olduğunu Hatırlatan Bir Görsel Size Yardımcı Olabilir
Sizden istenen bir şeyi yerine getirmek için nelerden vazgeçtiğinizi bir düşünün. Belki de sevdiklerinizle daha az zaman geçirmek zorunda kalıyor ya da sevdiğiniz şeyleri yapacak zaman bulamıyorsunuz. Bu gibi durumlar için Bohns’un bir önerisi var: Yanınızda size neden hayır demeniz gerektiğini hatırlatacak bir fotoğraf taşımak.
Bohns, sevdiğiniz insanlara, yerlere ve hobilere ait olabileceğini belirttiği bu fotoğrafı bilgisayarınıza ya da telefonunuza yakın tutmayı, sizden her gerçekten de yapmak istemediğiniz bir şey istediğinde dönüp bu fotoğrafa bakmanızı öneriyor. Böylece, sizin için asıl önemli olan şeylerin ne olduğunu hatırlayarak buna göre aksiyon alabilirsiniz.
Son Olarak: İnsanlardan “Hayır” Demelerini Kolaylaştıracak Şekilde Bir Şeyler Talep Edin
Tabii, hayır demeyi öğrenmek kadar insanların sizin taleplerinizi kolayca geri çevirmesini mümkün kılan sorular sormak da oldukça önemli. Hiçbirimiz bir talepte bulunduğumuzda karşımızdaki kişinin isteksiz bir şekilde “Evet” demesini ve sonradan vazgeçmesini istemeyiz; bunun yerine kesin bir “hayır”ı tercih ederiz.
Özellikle de yüz yüze olunan durumlarda “hayır” demek daha zordur, bu nedenle de bir şey talep ederken bunu karşımızdaki kişiye zaman tanıyacak şekilde, baskı altında bırakmadan yapmak gerekmektedir.
Ayrıca, talepte bulunduğumuz kişilere her zaman sizi geri çevirme haklarının olduğunu hatırlatmak da etkili bir yöntemdir. Bunun için “Eğer yapmak istemiyorsanız sorun yok”, “Şimdi yapmak zorunda değilsiniz” gibi ifadeler kullanabilirsiniz.
Bütün bunlarla birlikte, bu tabii ki de sizden istenen her şeye “Hayır!” cevabını vermelisiniz anlamına gelmiyor. Yazının başında da belirttiğimiz gibi, sizin için nelerin önemli ve öncelikli olduğunu iyi bir şekilde değerlendirmeniz, sizi nelerin konforsuz ve mutsuz hissettirdiğini iyice anlamanız gerekiyor. Benzer şekilde, verdiğiniz yanıtların iş ve günlük akışınızı nasıl etkilediğini düşünmeniz de oldukça kritik bir nokta olarak öne çıkıyor.
Bize güvenin, bütün bunları yapıp rahatça “Hayır!” diyebilmeye başladığınız noktada omuzlarınızdan büyük bir yük kalkmış gibi hissedeceksiniz. Daha fazla beklemeyin, “Hayır” demeye bugünden başlayın!
İlginizi çekebilir: CV’nize Hangi Becerileri Eklemelisiniz? Cevabı Bu 10 Tüyoda Saklı!