Startup dünyasına adım atmak isteyenleri heyecanlandıracak yeni bir yazı ile karşınızdayız. Humanspire for Startups’ın yeni röportajında step2water Co-Founder & CEO’su Elif Türker’e merak ettiklerinizi sorduk ve ilham verici cevaplar aldık.
Elif Türker’in kariyer yolcuğuna ve step2water’un girişimcilik hikayesine yer verdiğimiz bu röportaj için keyifli okumalar dileriz!
Bize biraz kendinizden ve eğitim hayatınızdan bahsedebilir misiniz?
Sakarya Üniversitesi Çevre Mühendisliği bölümünden mezun olduktan sonra, ilaç sektöründe satış ve pazarlama alanında, çevre danışmanı ve kalite mühendisi olarak çalıştım ancak birçok kadının dünyada ve Türkiye’de, yaşadığı iş yaşamındaki zorlukların hemen hepsi ile karşılaşmış, anne ve kadın olmanın tüm dezavantajlarını yaşamış bir kadınım. Yıllar sonra sevgili Sinan Canan’dan aldığım ilham ve cesaret ile üniversiteye yeniden başlama kararımda hem yaşadığım bu zorlukların hem de yaşam boyu öğrenme arzumun etkisi çok oldu. Sevgili Nur Erdem Özeren ve Erhan Erkut’un konuk olduğu bir program sayesinde de 40 yaşımda MEF Üniversitesi %75 Burslu Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik öğrencisi oldum ve hikayemi yeniden yazmaya başladım.
step2water hakkında bilgi verir misiniz? Ne tip ürün/hizmetler sunuyorsunuz, ne tip bir ihtiyacı karşılıyorsunuz?
step2water su dolum üniteleri ile, dünyadaki en büyük problemlerden biri olan plastik atık problemine ve son dönemde tüm dünyanın karşı karşıya kaldığı COVID-19 virüsü vb. bakteri bulaşma riskine karşı çözüm sunuyoruz. step2water Su Dolum Üniteleri ile, kullanıcıların şebekeden gelen filtre edilmiş suyu, kişisel mataralarını kullanarak, tamamen temassız, hijyenik ve sağlıklı bir şekilde almaları sağlanır. Gerek kurumlardaki çalışanların gerekse de üniversiteler, metrolar, hava limanları, sahil, ana cadde ve meydanlar gibi kamuya açık alanlardaki kullanıcıların su ihtiyacını, matara kullanımının yaygınlaşmasını sağlayarak başaran ve dünyadaki plastik atık probleminde, çözümün bir parçası olan bir etki girişimiyiz.
step2water teknolojisi; şebekeden gelen suyu, ters ozmoz ile filtre eder ve UVC ile virüs/bakteri eliminasyonunu sağlar. Kullanıcıların hiçbir temasta bulunmadan, sadece parmaklarını yaklaştırarak, ”Soğuk-Serin-Oda Sıcaklığı” seçimlerinden birini yaptıklarında, kapalı halde duran su dolum haznesi 165°C su buharı ile dezenfekte edilir ve sıfır temas ile kişisel mataranızı kullanarak almanızı sağlar.
Yeni nesil su hizmetimiz, döngüsel ekonomiden yana olup, ekstra bir yatırım maliyeti gerektirmeden, bütüncül hizmet modeli ile sağlanmaktadır ve bu aylık olarak ödenecek olan hizmet bedeline, su dolum ünitesi ve filtre sistemi kurulumu, çalışanların matara temini (üzerinde isimlerinin yazdığı ve firmanın logosunun bulunduğu), aylık filtre değişimi/ bakımı ve aylık raporu (tüketilen su miktarı, geri kazanılan karbon ve plastik atık miktarını içeren) kapsar.
Kendi işinizi yapmak istediğinize ne zaman ve nasıl karar verdiniz? Bu iş henüz plan aşamasındayken sizi heyecanlandıran yönleri nelerdi?
Sanırım kurumsal hayattan ayrıldığım günden beri kendi işimi yapmak istiyordum. Bunun sebebi hem finansal hem de kendi hayatımı yönetme özgürlüğüydü. Ancak yeniden üniversite sıralarına dönmemle birlikte Yetgen isimli bir eğitime katıldım ve bu eğitim benim dünyaya bakış açımı tamamen değiştirdi. Girişimcilik ekosistemini tanımaya başladım ve kendimi adeta iklimini bulup yeşeren bir ağaç gibi hissettim hem kök salmak hem de göklere uzanmak isteyen… Dolayısıyla girişimci olma fikrim üniversiteye başladığımda doğdu diyebilirim.
Her anlamda o kadar farklı bir dönemdeydim ki, sanki 40 yaşıma dek ektiğim tüm tohumlar filizleniyor, içimdeki öğrenme tutkusu her geçen gün katlanarak artıyor ve kabıma sığmaz, enerjisi hiç tükenmez, heyecanı içinden taşan biri haline dönüşüyordum. Çok büyük bir değişim ve dönüşümüm sırasında doğdu girişimim. Tüm bunların yanında beni en fazla heyecanlandıran şey ise girişimimin dünyanın en büyük problemlerinden biri olan plastik atık probleminde çözümün bir parçası olmasıydı elbette.
Nasıl bir sermayeyle yola çıktınız? Finansal açıdan sizi ilk destekleyenler kimlerdi?
Girişiminizi büyütme sürecinde nasıl ilerlediniz?
100.000 TL sermaye ile yola çıktık sadece aslında, ama zamanla sermayemiz 500.000 TL ‘yi buldu. İlk ve en büyük destekçim sevgili eşim Berat. Girişimimizin kuruluş aşamasında, araştırmalarımız bizi İtalyan bir üreticinin geliştirmiş olduğu su dolum ünitelerine götürdü. Mevcut firmanın Türkiye distribütörü ile su grubu ürünlerinin tamamı için ”Münhasırlık Anlaşması” imzaladık. Ancak mevcut ürün, Covid 19 vb virüs/bakteri salgınlarında karşı karşıya kaldığımız bulaşma riskini önlemeye yönelik herhangi bir kullanıma sahip olmadığından, ekibimizdeki elektronik ve haberleşme mühendisi arkadaşlarımız ile tamamen temassız hale getirildi. Bizim yaptığımız entegrasyon ile, kullanıcılar, mataralarına sularını alırken, işlemin başından sonuna kadar hiçbir noktaya temas etmemektedirler.
Kendi entegrasyonumuz ile birlikte su dolum ünitesinin denenmesi, sahada kullanılırken yaşanabilecek problemlerin tespit edilebilmesi için, TOFAŞ Otomobil Fabrikası Bakım ve Onarım Departmanında, Direktör Serkan Ahraz önderliğinde, 80 kişilik ekipçe 2 ay boyunca kullanılmıştır. Kullanım sonrası aldığımız geri bildirimlerin tamamı çok olumlu olmuş, Step2water su dolum ünitelerinin özellikle pandemide temas kaynaklı bulaşma riskini ortadan kaldırması, kişisel matara kullanımı, ergonomik ve pratik kullanımı, kullanıcılar tarafından çok beğenilmiştir.
Deneme sürecindeki olumlu geri bildirimler sonucunda, özellikle sürdürülebilirliği önemseyen, çevre adımları atmayı önceliklendiren ve çalışan memnuniyeti yüksek firmaları hedefleyerek pazarlama faaliyetlerine başladık. İş Dünyası Plastik Girişimi imzacı firmaları, SKD üyeleri, Great Place to Work ödülü alan kurumlar ilk hedeflediğimiz firmalar arasındadır. Kurumların Covid 19 salgını sebebi ile karşı karşıya kaldıkları bulaşma riskleri, onların sebil kullanımına son verip, tek kullanımlık plastik su şişelerinin zorunlu kullanımına yönelmeleri ve bu durumun hem plastik atık, hem de maliyet boyutunda zorlanmalarına sebep olması da, yeni nesil bütüncül su hizmet modelimizin daha fazla ilgi görmesini sağlamaktadır.
Geçtiğimiz 1 yıl içinde, Arya Kadın Girişimcilik Platformuna kabul edilerek yarı finalist olarak süreci tamamladık. Yatırımcı sürecine hazırlık, network ve pazarlama stratejileri anlamında çok şey öğrendik ve adımlarımız daha da hızlandı. Ocak 2022 itibari ile müşteri portföyümüzde Teklas Kauçuk yerini aldı. 1 su dolum ünitesi ile başladığımız Teklas Kauçuk’ta memnuniyet sonucu, bugün toplamda 8 su dolum ünitemiz çalışmakta olup, kurumumuzun tamamen su tüketiminde plastiksiz bir sürece adım atmalarını sağladık. Teklas Kauçuk sonrası Kampotu İlaç, Borusan Lojistik, İnci Holding’e bağlı olan grup firmaları Maxion Jant ve Maxion Jantaş eklendi.
Süreç içerisinde olumlu gelişmelerden bir diğeri de Vestel Ventures’ın bizimle görüşme ve girişimimizi tanıma isteği oldu. Yaptığımız görüşmeler sonucunda biz de Z-Porter olarak, Vestel Ventures’un sunduğu birçok imkândan faydalanma şansını yakaladık. Şubat 2022 İTÜ Süleyman Demirel Kongre Merkezi’nde ‘Sürdürülebilir Ekosistem Günleri’nde su sağlayıcı firma olarak yer aldık. Pek çok yeni firma ve devlet kurumu ile tanışma fırsatı edindik.
Ekibimizde çevre mühendisi, makine mühendisi, elektronik mühendisleri ve finans uzmanı bulunmaktadır. Ekibimize olan inancımız ve firmalardan aldığımız geri bildirimler ile, sürdürülebilir dünyaya hizmet edebilecek ve birçok yeniliği bünyesinde barındıran bir su dolum ünitesinin Türkiye’de üretilmesi amacıyla arge çalışmalarımız başlamış olup, bu doğrultuda Tübitak 1512 Hibe Programı’na Fark Labs aracılığı ile başvurumuzu yaptık ve kabul edildik. Sürecimiz devam etmekte olup, prototip çalışmalarımızın Mart 2023’te tamamlanacağını planlıyoruz. Seri üretime hazır hale gelir gelmez gerek yurt içinde gerekse de yurt dışında satışlarımızın, pazardan aldığımız geri bildirimlerden ve tüm dünyada sürdürülebilirlik konusunda her geçen gün atılan ciddi adımlardan, çok hızlı şekilde katlanarak artacağını göstermektedir.
Önümüzde yepyeni bir sayfa da Mef Üniversitesi ile açıldı. Mef Üniversitesi’nde, öğrencilerin mataralarını kullanmasına yönelik üniversite içinde Step2water Su Dolum Ünitelerinin yer alması için anlaşma sağlandı. Bu doğrultuda öğrencilerin plastik atık oluşturmadan ve çok daha ekonomik şekilde su ihtiyaçlarını karşılamalarına yönelik sürdürülebilir bir adım atılmış oldu. Mataralarını doldururken kullanacakları ödeme sistemi için, İstanbul Büyükşehir Beledeyesi Belbim ile anlaşma sağlanarak, Step2water Su Dolum Ünitelerinin İstanbul Kart ile kullanımı sağlanmıştır.
Geçtiğimiz günlerde, Garanti BBVA’nın düzenlemiş olduğu ‘İhracatın Yeşil Yolu’ organizasyonunda katılımcıların tamamına matara sunarak, su ihtiyaçlarını Step2water su dolum üniteleri ile karşılamalarını sağladık ve sürdürülebilir harika bir organizasyonun parçası olduk. Organizasyon sırasında birçok ihracatçı firma ile tanışıp, sürdürülebilirlik yolculuklarında, sürdürülebilir alışkanlıklar kazanarak plastik azaltımını nasıl sağlayabileceklerini aktardık. Övgü ve tebrikler alarak, haklı gururumuzu yaşadık ve adımlarımız daha da hızlandı. 1-2-3 Aralık Antalya Su Sesi Otel’de ‘Uluslararası Kozmetik Kongresi’nde su sağlayıcı olarak da katılımcıların tamamına matara dağıtarak, plastiksiz ilk kongreye de adımızı yazdırmış olduğumuz için çok mutluyuz. Çok yeni bir gelişme olarak da PartnerUP programına kabul edildiğimizi de eklemek isterim. Bu program sayesinde birçok firma ile tanışarak görünürlüğümüzü arttırabilecek, ayrıca alacağımız birçok mentorluk ve eğitim süreçleri ile girişimimizi daha da ileri bir seviyeye taşıyabileceğimize inanıyoruz. Ayrıca Bilkent Üniversitesi, Koç Üniversitesi ve Ömer Halisdemir Üniversitesi ile kampüse Step2water su dolum ünitelerinin kullanımın başlaması için talep aldık ve görüşmelerimiz halen devam etmektedir.
Son günlerde düşünmeye başladığımız yatırımcı alma planlarını, bizimle aynı hayali ve vizyonu paylaşacak, sadece finansal destek değil step2water su dolum ünitelerini globale taşımamıza katkı sağlayacak bir yatırımcı bulduğumuz taktirde hayata geçirebileceğimizi düşünüyoruz.
Çalışma hayatınızda benimsediğiniz ilkeler nelerdir? Size ilham olan isim veya isimler kimlerdir?
Çalışma hayatında benimsediğim en temel ilkeler çalışkanlık, dürüstlük, disiplin ve sabır. Bu ilkelerin bir arada olduğunda başarının asla eksik olmayacağını düşünüyorum. Ben, dönüşüm ve değişimimin başlangıcını sevgili Sinan Canan’a borçluyum diyebilirim. Kitapları ve söylemleri benim dünyaya bambaşka bakmamı sağlayarak beni sınırlarımı aşmam gerektiğine inandırdı ve yüreklendirdi. Ahu Serter özellikle kadınların gücü konusunda beni çok aydınlattı ve bana çok ilham verdi. Girişimimin temel amaçlarından biri haline gelen, benim gibi uzun süre iş dünyasından istemeden uzak kalmış hemcinslerim için ilham olmam gerekliliğini kendisinden öğrendim. Diğer bir ilham kaynağım da Türkiye’den globale açılmış çok başarılı bir girişimci, sevgili Mustafa Namoğlu’dur. Ondan o kadar çok şey öğrendim ve halen öğreniyorum ki…
Yaptığınız işin Türkiye ve dünyadaki pazar büyüklüğü ve gidişatını nasıl görüyorsunuz?
Dünyanın en büyük problemlerinden biri plastik atıklar. Dünyada her dakika bir kamyon dolusu plastik okyanuslara dökülüyor ve yok oluş süreleri 500-1000 yıl arasında. Dünyada üretilen ilk plastiğin halen daha doğada bulunuyor olması dehşet verici. Plastikler, özellikle de tek kullanımlık plastikler, yaşamın kaynağı okyanusları ve dolayısıyla tüm canlıları tehdit ediyor. Diğer taraftan petrol türevi olmaları, üretimleri ve taşınmadan kaynaklı karbon emisyonlarının, küresel ısınmadaki payının %10 ‘larda olduğu belirtiliyor.
Dünyadaki her canlının yaşamından sorumlu bir dünya vatandaşı olarak, sonuçlarının neye mal olduğu bu kadar aşikar olan ama buna rağmen doğru ve net adımlar atılmayan plastik atık problemine bir çözüm sunabilmek, dünyayı daha iyi bir yer haline getirebilmek hayali ile yola çıktım. Bireysel olarak matara kullanımının bir çözüm getirmediğini, bunun ancak su dolum noktalarının yaygınlaşması, kurumların çalışanlarını matara kullanımına yöneltmesi ile mümkün olabileceğini gördüm.
Tek kullanımlık plastik su şişelerinin dakikalar içinde, doğada son bulan yolculuğu 500 yıl boyunca canlı yaşamı tehdit ederek devam ediyor. Bunun sona ermesi için atılabilecek en somut adımlardan biri, matara kullanımıdır ve bunu Step2water su dolum üniteleri ile gerçekleştirebileceğimize inanıyorum. Herkesin kişisel matarası ile suyuna erişebildiği bir dünya artık bir tercih değil, bir zorunluluk olmalıdır. Gerek kurum çalışanlarına gerekse de üniversite, metrolar, hava limanları, sahiller gibi kamuya açık alanlardaki kullanıcılara; hijyenik suyu, bulaşma riski ve plastik atık olmaksızın sağlayabilecek bir alternatif olan Step2water su dolum üniteleri, dünyayı daha sürdürülebilir bir yer haline getirmek için çok iyi bir alternatif sunmaktadır.
Dünyadaki plastik atık problemi her geçen katlanarak büyüyor. Her geçen gün sıfır atık ilkesi benimseniyor ve bu doğrultuda döngüsel ekonomi eylem planları, 2 Mart 2022’de kabul edilen, Plastik Kirliğini Önleme Anlaşma’sı, Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma ile birçok yeni adım atılıyor. Dolayısıyla step2water olarak bu büyüyen problemin çözümünün bir parçası olarak, daha sürdürülebilir bir dünya için adımlar atmaya devam edeceğiz.
Türkiye’deki girişimcilik ekosisteminin gelişimini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Girişimcilik ekosistemine çok yakın bir zamanda katılmış, tecrübesiz bir girişimci olarak yalnızca okuduklarım ve izlediklerimden yola çıkacak olursam, Türkiye’deki girişimcilik ekosisteminin yolun çok başında olduğunu söyleyebilirim. Ama aynı zamanda bir ebeveyn olarak ve yakın bir zamanda da bir üniversite süreci yaşamış bir öğrenci olarak da eklemek isterim ki, maalesef eğitim sistemimiz otonomisi neredeyse olmayan, hayal kurmayan, eleştirel düşünemeyen ve başarısızlığı sürekli cezalandıran bir yapıda devam ettiği sürece yeni girişimcilerin sayısının artması çok zor sanıyorum. Ayrıca hukukun üstünlüğünün tartışmasız olmasının da bir diğer gereklilik olduğuna inanıyorum.
Son olarak Youthall Blog takipçilerine kariyer planlama, girişimcilik ve iş dünyası hakkında tavsiyeleriniz nelerdir?
Kendinizi asla eksik hissetmeyin, ben yıllarımı böyle hissederek geçirdim! Bilmiyorum demekten korkmayın, bilmiyorum bir kabuldür. Bu kabulü yaptıktan öğrenmek için araştırın, gezin, bilen ve tecrübe sahibi kişiler ile bol bol konuşun ve sonunda mutlaka öğrenin. Kendinizi sevin, kendinize zaman ayırın ve yatırım yapın. Evet çok çalışın disiplinli olun ama sabırlı da olun! İstikrar hayatınızda olduğu sürece başarı kaçınılmaz olacaktır ve son olarak, kazandığınız her şeyi paylaşın; bilgiyi, zamanı, parayı…
Elif Türker’e bu samimi ve faydalı yanıtları için çok teşekkür ediyoruz. Humanspire for Startups ile yeni bir röportajda buluşmak dileğiyle, Youthall‘u takipte kalın!