Humanspire’ın yeni röportajında kariyerine Anadolu Etap’ta başlangıç yapmak isteyenleri heyecanlandıracak bir sohbet ile karşınızdayız. Anadolu Etap CHRO’su Mehmet Büyükçolak’a merak ettiklerinizi sorduk ve ilham verici cevaplar aldık.
Mehmet Büyükçolak’ın kariyerinden kesitlere ve verimli tavsiyelerine yer verdiğimiz bu röportaj için keyifli okumalar dileriz!
Röportajın okuyucuları için kariyer yolculuğunuzdan biraz bahsedebilir misiniz?
1973 yılında İstanbul’da doğdum ve 1996 yılında Boğaziçi Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü’nden mezun oldum. Üniversite yıllarım boyunca bir dergide editörlük ve çevirmenlik yaparak iş hayatına adım attım. İnsan Kaynakları alanındaki kariyerime 1997 yılında Anadolu Grubu’nda başladım ve yaklaşık 26 yıl boyunca bu grup bünyesinde çeşitli pozisyonlarda görev yaptım. 1997 yılında Management Trainee (MT) olarak başladığım bu grup içinde, 2001 yılında Efes İçecek’e geçtim ve 2006 yılına kadar İK Müdürü olarak çalıştım. Daha sonra Efes Rusya Operasyonları’nda İK Direktörü olarak atandım. Türkiye’ye dönüşümün ardından 7 yıl boyunca McDonald’s Türkiye’nin İK ve Eğitim Direktörlüğü görevini üstlendim. 2019 yılında Anadolu Grubu bünyesinde yer alan Faber-Castell Adel Kalemcilik’e geçerek 2022 yılının Haziran ayına kadar İK ve Kalite Direktörü olarak çalıştım. Kariyerim boyunca entegrasyon, kurum kültürü ve verimlilik projelerine liderlik ettim. Şu ana kadar 5 farklı sektörde, 6 farklı şirkette, 2 farklı ülkede görev yaptım. 2005 yılından bu yana doğrudan Genel Müdürlere bağlı üst düzey sorumluluklar aldım. Temmuz 2022’den itibaren de Anadolu Etap İnsan Kaynakları Direktörlüğü görevini yürütüyorum. Evliyim ve 2 çocuk babasıyım.
Ayrıca, Yeditepe Üniversitesi’nde haftada bir gün İnsan Kaynakları yönetimi dersleri veriyorum. Öğrencilerle tekrar bir arada olmak, bana dinamizm kazandırıyor.🏫
Çalışma hayatınızda benimsediğiniz ilkeler nelerdir?
Çalışma hayatında samimi ve sahici bir yaklaşıma sahip olmak çok önemli. Karşınızdaki kişiyi anlamaya ve onun ihtiyaçlarını karşılamaya odaklandığınız zaman, daha etkili bir iletişim kurabiliyor ve daha iyi sonuçlar elde ediyorsunuz. “Ben” değil “biz” demelisiniz. Bireysel başarılardan çok, ekip olarak elde edilen başarılara odaklanmaya önem veririm. Ekibinizin her bir üyesinin değerli olduğunu ve katkı sağladığını hissettirdiğinizde, çalışma arkadaşlarınızın motivasyonu ve bağlılığı da artıyor. Özellikle buna çok değer veriyorum. Kariyerim boyunca her zaman bu ilkelerden ilham aldım ve bu sayede hep mutlu bir iş hayatım oldu.
Şirketinizde genç yeteneklere yönelik ne gibi çalışmalar yapıyorsunuz?
Genç yeteneklere büyük önem veriyoruz. Onları şirketimize kazandırmak ve iş dünyasına hazırlamak için çeşitli projeler ve programlar yürütüyoruz, bu programların başında staj programları geliyor. Amacımız, öğrencilere ve yeni mezunlara iş hayatının dinamiklerini yakından deneyimleme fırsatı sağlamak. Meyveli Staj, bu doğrultuda yürüttüğümüz bir program. Meyveli Staj programı ile yaz aylarında fabrikalarımıza ve merkez departmanlarımıza stajyer alımı yapıyoruz. Gençler, stajları boyunca direktörlerle kariyer hikayesi oturumlarına katılma, iletişim eğitimi, okulda gördükleri teorik bilgileri fabrikalarımızda uygulama imkanı buluyor.
Yeni mezun ziraat mühendislerine yönelik “Geleceğe Hasat Staj Programı” ise, hem teorik hem de uygulamalı eğitimler içeriyor. Genç mühendislere Türkiye’nin en büyük meyve bahçesinde teorik bilgilerini pratiğe dökme fırsatı sunuyoruz.
Ayrıca, staj programlarını başarıyla tamamlayan gençlere, uzun dönem staj imkanı veya iş fırsatları sunarak, profesyonel kariyerlerine sağlam bir başlangıç yapmalarına yardımcı oluyoruz.
İyi bir yönetici olabilmek için bireysel başarının yanında iyi bir ekiple de çalışmanın önemli olduğunu söyleyebiliriz. Siz ekibinizde çalışacak ideal bir adayın nasıl biri olmasını istiyorsunuz?
Öncelikle işini seven ve işine tutkuyla bağlı çalışma arkadaşları ile çalışmayı tercih ediyorum. Çünkü bu sayede hem mutlu bir ortamda çalışma imkanı buluyor hem de başarıya daha kolay ulaşıyorsunuz. Tabi ki ekip arkadaşlarımın işlerini en iyi şekilde yapabilecek bilgi ve beceriye sahip ve ekip çalışmasına yatkın olmaları da önemli. İletişime de büyük önem veriyorum. Özetlemem gerekirse ben, başarıya iyi bir takım oyunu ile ulaşılacağını düşünüyorum. İyi bir takım da birbiri ile uyum içinde çalışan iyi oyunculardan oluşmalı. Birbirini anlayan, farklılıklarından ilham alan, birbirini tamamlayan bir takımla her hedefe ulaşılabileceğine inanıyorum.
Kariyerinizin başındaki kendinizle bugün bir araya gelme imkanınız olsaydı o günkü size neler söylerdiniz?
İnsan Kaynakları alanında çalışmaya başlamadan önce hayalim olan diplomatlık görevine başlamıştım. Zorlu sınavları geçerek çalışmaya başladığım görevimden bir anda vazgeçerek meslekten azlimi istedim ve özel sektöre yöneldim. Sanırım imkanım olsa o konuda biraz daha sabırlı olmam gerektiğini, ani bir karar vermemem gerektiğini söylerdim. Şimdi baktığımda, ‘Neden sabırlı olmadım? Neden acele ettim?’ diye düşünüyorum. Ama her kararım ve her deneyimim, beni bugün olduğum kişiye dönüştürdü.
Youthall’u takip eden genç yeteneklere kariyer hayatlarında neler tavsiye edersiniz?
Staj ve benzeri fırsatların gençler için ne kadar değerli olduğunu vurgulamak isterim. Kariyer hedeflerini belirlemelerine ve hayatta ne yapmak istediklerini keşfetmelerine büyük katkı sağlar. İş dünyasını tanımak ve deneyim kazanmak için stajlar, yönetici yetiştirme (MT) programları ve gönüllülük fırsatlarını değerlendirmek çok önemli. Kendi gelişimlerine zaman ayırıp, sürekli yeni şeyler öğrenmeye açık olmalarını öneririm. İş hayatı için gerekli bilgi ve becerileri edinmek adına eğitimlerden yararlanmak da çok değerli. Bir diğer önemli nokta ise networking. İyi bir ağ, iş bulmalarına, kariyerlerinde ilerlemelerine ve yeni fırsatlar keşfetmelerine yardımcı olacaktır. Ayrıca, başarının bir gecede gelmediğini, zaman ve çaba gerektirdiğini hatırlatmak isterim. Sabırlı olmaları, insan ilişkilerine önem vermeleri ve en önemlisi sevdikleri işi yapmaları. Sevdiğiniz işi yapmak, sizi hem mutlu hem de başarılı kılar.
Son olarak, sizin için faydalı olan ve genç yetenekler için de çok faydalı olacağını düşündüğünüz kitap, dizi, film, podcast vb. öneriniz var mı?
Sevdiğim ve takip ettiğim birçok yazar var ancak, İK alanında çalışanlar, bu alana ilgi duyanlar için Jim Collins’in Good to Great; Malcolm Gladwell Outliers – Çizginin Dışındakiler, David Ulrich’in bütün kitapları ve makalelerini tavsiye ederim. Edebiyat ile ilgilenenlerin Ahmet Hamdi Tanpınar’ı mutlaka okumaları gerektiğine inanıyorum. Ayrıca genç arkadaşlarıma tavsiyem, Rus edebiyatından ne buluyorlarsa okusunlar. Özellikle Mihail Şolohov’un “Ve Durgun Akardı Don” kitabını muhteşem bulurum. Filmlerden ise “A Beautiful Mind” ile “The Shawshank Redemption”ı tavsiye ederim. İkinci Dünya Savaşı ve sonrasındaki Soğuk Savaş hikayelerini anlatan filmleri de çok severim ve genç arkadaşlarıma da tavsiye ederim. Örneğin, II. Dünya Savaş öncesi ve sonrasını anlatan, bir dönem filmi olan Sovyet Yapımı, Güneş Yanığı-Burnt by the Sun çok beğendiğim bir filmdir.
Mehmet Büyükçolak’a bu samimi ve faydalı yanıtları için çok teşekkür ediyoruz. Humanspire ile yeni bir röportajda buluşmak dileğiyle, Youthall‘u takipte kalın!