Geleceğe açılan birçok kapıdan geçmek, bu süreçte tüm iyi olanaklardan yararlanıp ve sorunlara çözüm bulup bizlerde hayatımızın inovasyonunu yaratabiliriz.
Artık dünyada gelişen teknolojinin sonuçları dikkat dağıtarak gerçek sorunlardan uzaklaştıran bir araç olmakla kalmayıp, insanların hayat kalitesinde de olumlu etkiler yarattığını gözlemleyebiliyoruz. Oysaki teknoloji hala yeniliklere açık ve ihtiyaçlara cevap vermek anlamında daha da ilerlemek zorunda kalıyor. İçerisinde yaşadığımız gezegende hala bizleri memnun etmeyen teknolojik bazı yapılar olabilir fakat teknolojinin geldiği bu süreçte bazen ihtiyaçtan dolayı bile yeni fikirler ortaya çıkmaya devam edecektir.
İşte geleceği değiştireceğine inanılan 5 muhteşem fikir:
1) ÖZGÜR İNTERNET
İnternet : Bilgiye erişim özgürlüğü diyebiliriz. Bugün dünyada internete yönelik bazı sorunlar devam etmektedir. Dünya nüfusunun yarısından fazlası internete erişim sağlayamıyor yada kullanıcılar e-ticaret sektörünün bazı sorunlarından dolayı ve sansürlenmesinden kaynaklanan olumsuz sonuçlar yaşamakta. Bu sorunlara çözümü uzaydan internet sağlayacak. Uzaydan internet kavramı herkesin kafasını karıştırabilir fakat bunun için internet hizmeti sağlayacak bir şirkete de gerek kalmıyor. Nasıl mı? Tesla ve SpaceX’in kurucusu Elon Musk, uzaya gönderilecek 4.425 adet minik uyduyla kuracağı yüksek hızlı küresel internet erişimi için ABD hükümetinden onay istedi.
Musk tüm bu uyduları yörüngeye oturtup gezegenimizi battaniye gibi saracak bir kablosuz internet erişim ağı kuracağını söylüyor. Konu dijital özgürlük olunca bunu bize sağlayacak kişi ya da şirketlerin gerçek amacını merak etmemek elde değil. Tabii ki bunu başaran kim olursa olsun, her şeyden önce veri aktarımı için kullandığı Telekom şirketlerine yüklü ödemeler yapmaktan kurtulacak ve küresel internet trafiğini ele geçirme fırsatı elde edecek ama gerçekte özgürlüğün sürmesi için, uzaydan yayın yapan internetin asla hacklenemeyeceğini bilmek harika olurdu. Bunun için ihtiyacımızı olan tek şey kuantum uydular. Çin, geçtiğimiz yıl fırlattığı dünyanın ilk kuantum uydusunu yörüngeye başarıyla oturttu ve hacklenemeyen veri aktarım sisteminin ilk adımlarını attı. Uydunun hedeflenen testleri başarı ile sonuçlanırsa, 2030 yılında küresel bir sisteme dönüşebileceği söyleniyor.
2) ROBOT İLAÇLAR
Robot ilaçlar! Hiç duydunuz mu? Hatta duymak bir kenara bunlar yutulabiliyor, sonrasında vücudun içinde yolculuk yapıyor. Bu söylemler herkese garip gelebilir fakat Massachusetts Teknoloji Enstitüsü araştırmacıları mikro robotlar için yepyeni bir tasarıma imza attı. Katlanabilir bu robotlar kapsülün içinde geliyor. Hayvan bağırsağından üretilen bu mikro robotlar birer mıktanıs içermekte böylece çocukların yanlışlıkla yuttuğu zararlı maddeleri yada birçok sağlık sorunlarını hedef alabilecek biçimde tasarlandı. Gerektiği takdirde vücudun birçok bölümüne ilaç da taşıyabilecek olan bu mikrolar hala test aşamasında.
3) ATMOSFERİ TEMİZLEYEN PİL
Sağlıklı bir yaşam adına olmazsa olmaz anahtarından biri temiz hava. Havanın temiz olması birçok zararlı gazlardan arındırılması sizce mümkün mü? Hatta bu durum çabucak gerçekleşse ve herkes istediği temiz havaya kavuşsa hiç de fena olmaz. Çeşitli araştırmalardan elde edilen sonuçlar, çözümün sandığımızdan basit olabileceğini gösterdi. Vanderblit Üniversitesi ve George Washington Üniversitesi işbirliğinde yürütülen araştırmayla geliştirilen bazı piller, karbondioksitteki karbonun ayrıştırılıp karbon nanotüp yaratılmasıyla elde edildi.
Araştırmacılardan Stuart Licht bu teknolojinin önemini şöyle özetliyor; “İklim değişikliği sorununa çifte çözüm üretmiş olduk. İlki, bir sera gazı olan karbondioksiti değerli bir ürüne çevirmiş olduk. İkinciyse bu çözümü çok geniş bir alanda kullanabilecek olmamız.” Karbondioksit salınımına çözüm bulmak şu ana dek karşılaştığımız en iyi fikirlerden biri olduğunu söylemek kesinlikle doğru olacaktır.
4) TARIMDA YENİ ÜRETİM ŞEKLİ: DİKEY TARIM
Birleşmiş milletler, 2050’ye girerken küresel nüfusa 2 milyar insan daha eklemiş olacağımızı söylüyor. Bu sayı oldukça şaşırtıcı olsa da bu durum karşısında yapılacak çok şeyin olacağını söyleyebilirim. İnsanlar kendi ihtiyaçlarını karşılamak anlamında durmadan bir mücadele içerisinde yer alıyorlar. Bu düşünce ne kadar spesifik bir düşünce olsa da en büyük ihtiyaçlardan biri olan yiyecek anlamında inanılmaz bir adım atıldı. Hatta bu olayın bir sloganı var : “ARTIK ŞEHİRLERDEN TARIM ALANLARINA” sloganı dikey tarım için olduğu söylenmekte. Dikey tarım ; kapalı ya da açık, dilenen her alanda uygulanabilen, az yer kaplayan, özellikle doğaya zarar vermeden, daha verimli ürün yetiştirmeye olanak sağlayan yenilikçi bir sistem.
Japonya, Singapur ve Amerika’da dikey tarım tesisleri kurulmaya başlandı. Japonya’daki Mirai Corp dünyanın en büyük kapalı tarım alanına dönüştü. Normal bir tarım alanına oranla %40 daha az enerji harcıyor ve açı tarım arazilerinin kullandığı suyun sadece %1’ini kullanıp aynı oranda ürün veriyor. Üstelik bunu sadece kapalı alanda kullanılan iki ışıkla yapıyor… Böylece belki de hepimiz yaşadığımız evlerimizin odalarını kullanarak dilediğimiz ürünleri, ihtiyaç duyduğumuz oranda yetiştirebiliriz. İşte bu yenilik, gıda endüstrisini sonsuza dek değiştirebilir.
5) ELEKTRİK ÜRETEN PARKELER
Güneş ve rüzgar enerjisi ile ilgili gelişmelere sıkça tanık olduğumuz bugünlerde karşımıza yepyeni bir çözüm daha çıktı. Wiskonsin-Madison Üniversitesi mühendisleri elektrik üretebilen ahşap parkeler yarattı. Üzerinde yüründükçe, elektromanyetik endüksiyon kullanarak elektrik üretebilen parkeler dayanıklı ve düşük maliyetli. Örneğin spor salonları, basketbol sahası ve hatta havalimanlarında rastlayabiliriz. Çatımızda Tesla’nın güneş panelleri, ayaklarımızın altında adımlarımızdan elektrik üretebilen parkelerin olduğu bir gelecekte yaşamayı kim istemez ki?
Muhammed Suna
