Eurovision ve İnovasyon

Yavuz Elkin sizin için Eurovision ve İnovasyon’u yazdı!

Bizim çocukların Eurovision’dan haberi bile yok! Buna karşın spotify’da kim en çok dinlenilmiş gayet iyi biliyorlar. Oysa bizim için ne önemliydi Eurovision şarkı yarışması! Benim ilk hatırladığım ve belki de en büyük hayal kırıklığını yaşadığımız yıl, 1980 idi… Düşünün Y kuşağı daha ana kucağına yeni düşmüş! Ajda Pekkan “Aman Petrol” diyerek döktürüyordu ve o zor yıllarda Avrupa’da başarı elde etmek hepimize iyi gelecekti. Zaten O da başaramazsa, Avrupa bizi sevmiyordu, kesindi! Yine olmadı!

Bu travmalarla büyümüş bir nesil olarak uluslararası platformlarda ödül almak daha başka mutlu ediyor belki de bizi! Bizim ekibin geçen ay Londra’da HR Magazine tarafından düzenlenen HR Excellence ödül törenini sosyal medyadan izlerken çocukluk yıllarımdaki Eurovision heyecanına geri döndüm. Bir yandan törene giden ekipten müjdeli haber beklerken bir yandan da Twitter üzerinden eş zamanlı paylaşılan haberleri takip ediyorduk tüm ekip olarak bu defa telefonlar elimizde… Çocukluğumuzda Bülent Özveren ilgili ülke sunucusuna bağlanıp, “sıfır puan” sonucunu aldıkça ümitlerimiz sönerdi. Bu defa öyle olmadı! İki ayrı dalda aday olduğumuz iki ödülü de aldık!

İlk ödül, “En İyi Uluslararası İK Stratejisi” dalında geldi. Bu alandaki başvuruya 3 alana vurgu yaparak hazırlandık: Z kuşağına hazır olma, sürekli diyaloğa dayalı bir kültür ve çalışan deneyimine bütünsel bakabilmek… Tüm bunları yapabilmek için ise, ”Agile” bir yaklaşım ile dijital dönüşüme odaklanmak… Bunları söylemek elbette kolay ama başvuru dosyasında da sizden kanıtlar isteniyor. Dijital dünyanın belki de en büyük tehdit ve fırsatlarından birisi de tam da burada! Her şey şeffaf, hikayenizin tüm ayak izleri sanal dünyada var veya yok!

Buna göre, işe alım süreçlerimizi ve aday deneyimini dijitale taşıma örneklerini paylaştık. Bu gelişimin yarattığı bir yanda verimliliği, diğer yanda aday ve aramıza yeni katılan arkadaşların süreçlerle ilgili olarak bağımsız şirketler tarafından yapılan anketlerdeki memnuniyetini aktardık. Online staj platformumuz DenizAşırı’dan başlayıp, Deniz’in İncisi olan stajyerlerimizin Denizci olarak devam eden hikayelerini örnekledik. Tüm bunları yaparken de, her aşamada nasıl veri topladığımızı, bunları nasıl bilgiye dönüştürdüğümüzü, sürekli iyileşme için diyalog kanallarını nasıl açık tuttuğumuzu paylaştık. Biz buradaki bağımsız şirket sonuçlarını paylaştık; sonuçlar açıklarken de DenizBank/ Türkiye denmesi ile dünyalar bizim oldu.

İkinci ödül ise, “En İnovatif İK Teknolojileri” alanında geldi. İlkinin yanısıra burada bildiğimiz kadarıyla Türkiye’de bir ilke imza atarak hayata geçirdiğimiz ve işveren markamız “denizde” ile bütünleşen mobil uygulamamız etkili oldu. Bankanın farklı bölüm ve şubelerindeki İKlimi, nabzı ölçmek adına yola koyulduğumuz bu uygulama bugün İK ile Denizciler arasında çok önemli bir köprü görevi üstleniyor. Denizciler, Deniz’e dair en güncel haberleri bu kanaldan öğrenirken, eğitsel videoları izlerken, kendilerine özel kampanya ve ayrıcalıklar hakkında bilgileniyor. Ayrıca çözüm önerilerini bu kanaldan paylaşıyor; farklı önerilerle birbirlerine meydan okuyup yarışıyorlar.

İlk ödül bir yana, son üç yıldır Dünyanın En İnovatif Bankası ödülü alan Deniz’e bu ikinci alanda ödül kazandırmak için çok istekliydik; o da oldu.

Çocukluğumuzda Eurovision konusunu milli mesele haline getirmiştik. Şimdilerde bu ödüllere böyle anlamlar yüklemiyoruz elbette… Kendi adıma ödülü almaktan çok ödül için hazırlık sürecini önemsiyorum. Eğer ciddi bir ödüle başvurup, karşınızda da profesyonel bir değerlendirici grubu varsa, hem kendi yaptıklarınızı derleyip toparlarken geleceğe dair düşünce ve aksiyonlarınız netleşiyor hem de ödül kazanamazsanız dahi değerlendiricilerden çok önemli geribildirim ve öneriler alıyorsunuz. Aslında her durumda öğreniyor; kazanıyorsunuz.

2003 yılında Sertab Erener ile Eurovision’u kazandık. Sonrasında Athena ve Kenan Doğulu ile dereceyi zorladık. Hepsinin de ortak özelliği şarkıların İngilizce olmasıydı; onların dilinden konuşmak gerekiyordu. Müzikte böyle olmakla beraber inovasyonun ortak dilinde, hem bankacılık hem de insan kaynaklarında, bugün onlar bizi takip ediyor.

Ödül töreni bitti; sosyal medya paylaşımları yapıldı. Ben de Spotify listeme döndüm keyifle… O zaman, müzik!

-Yavuz Elkin

İlgini Çekebilir: Dünyadaki En İyi İnsan Kaynakları MBA Programları

Youthall’u takip et iş ve staj ilanlarını da kaçırma.

Yavuz Elkin kaleminden diğer yazılar için bloga göz atmayı unutma!

Executive Vice President - HR & Deniz Academy at DenizBank