Humanspire’ın yeni röportajında kariyerine Bosch’da başlangıç yapmak isteyenleri heyecanlandıracak bir röportaj ile karşınızdayız. Bosch İnsan Kaynakları Alan Yöneticisi Hakan Oktar’a merak ettiklerinizi sorduk ve ilham verici cevaplar aldık.
Bosch’un son dönemde geçirdiği süreci, COVID-19 dolayısıyla yaşadığı değişiklikleri ve şirket kültürünün anlatıldığı röportaj için keyifli okumalar dileriz!
1. Röportajın okuyucuları için kariyer yolculuğunuzdan biraz bahsedebilir misiniz?
1962 yılında doğdum. Orta ve lise eğitimimi Özel Darüşşafaka Lisesi’nde tamamladım. 1986 yılında Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nden mezun oldum. İş hayatıma bir tekstil şirketinde insan kaynakları yönetici adayı olarak başladım. Daha sonra sırasıyla yabancı ortaklı bir çimento şirketinde ücretlendirme müdürü, çeşitli sektörlerde faaliyet gösteren bir holdingde insan kaynakları direktörlüğü görevlerinde bulundum. 2001 yılında Manisa’da bulunan Bosch Termoteknik Sanayi ve Ticaret A.Ş’de İnsan Kaynakları Direktörü olarak çalışmaya başladım. 2012 yılından bugüne de Bursa’da bulunan Bosch Sanayi ve Ticaret A.Ş.’de İnsan Kaynakları Alan Yöneticisi olarak çalışıyorum.
2. Kariyerinizin en büyük noktası dönüm noktası ne oldu?
Benim üniversitede okuduğum yıllarda siyasal bilgiler fakültesi öğrencileri genelde kamu kurumlarında çalışmayı hedefler ve bunun için hazırlanırlardı. Benim özel sektörde ve insan kaynakları alanında çalışma kararım şu an dönüp baktığımda kariyerimdeki dönüm noktasıydı diyebilirim.
3. İyi bir yönetici olabilmek için bireysel başarının yanında iyi bir ekiple de çalışmanın önemli olduğunu söyleyebiliriz. Siz ekibinizde çalışacak ideal bir adayın nasıl biri olmasını istiyorsunuz?
Çalışma hayatında bireysel başarı sizi belirli bir yere kadar getirebilir. Yönetici olarak daha büyük başarılara ulaşmak için bireysel başarınızın yanında iyi bir ekibinizin olması da gerekir. Daha önce çalıştığım bir şirketteki yöneticim bana “Şeyhi uçuran müritleridir” demişti. Ekibin önemi hakkındaki bu sözü hep aklımda tuttum.
Ekibimde çalışacak ideal aday; bir işin nasıl yapılabileceği üzerinde düşünüp çözüm getirebilen kişi olur. Bir işin ‘nasıl yapılamayacağını’ anlatmak için çok çeşitli gerekçeler kolayca bulunabilir; ama zor olan bir işin nasıl yapılabileceğini anlatmaktır. Bu çözüm odaklılık yanında biraz da olaylara, problemlere önyargısız, iyimser bakış açısını gerektirir. Ek olarak iletişimi kuvvetli, proaktif ve inisiyatif alabilen gençleri ekibimizde görmek istiyoruz.
4. Bosch’da genç yeteneklere yönelik ne gibi çalışmalar yapıyorsunuz? (Staj, MT işe alım programlarınız ve genç yeteneklere yönelik projeleriniz hakkında kısaca bilgi verir misiniz?)
Bosch’ta üniversite öğrencilerine yönelik tasarlanmış Smart Start ve Summer School gibi yetenek programlarımız var. Öğrenci arkadaşlarımız uzun dönemli staj programı Smart Start sayesinde çeşitli projelerde görev alıyor ve 11 ay boyunca aktif olarak çalışarak farklı projelerde deneyim kazanıyor. Summer School programı ise Bursa Güç Aktarma Çözümleri Fabrikamızda yaz aylarında gerçekleşiyor. Bu yıl 20.’sini düzenlediğimiz bu programda öğrencilerimiz 10 hafta boyunca mühendis mentorlarıyla birlikte kendilerine verilen proje üzerinde çalışarak, program sonunda yönetim ekibine sunum yapacak. Yetenek programlarımıza dâhil olan öğrencilerimiziBosch’ta bulundukları süre boyunca çeşitli eğitim ve gelişim aktiviteleriyle destekliyoruz. Son olarak her sene nisan ayında düzenlenen ve 4 gün süren Smart Experience kampına katılan genç yetenekler Bosch’un Türkiye’deki tüm lokasyonlarını yakından tanıma fırsatı buluyor.
5. Bosch olarak pandemi sürecine nasıl hazırlandınız ve bu süreci nasıl yönettiniz?
Sürecin en başından beri tüm gelişmeleri yakından takip ediyoruz. Çalışanlarımız için gerekli tüm tedbirleri almanın yanı sıra onlarla sürekli iletişimde kalıp bu dönemde daha çok dijital platformlarda birlikteliğimizi koruduk.
6. Pandemi sürecinde Bosch insan kaynakları departmanını 3 kelimeyle nasıl özetlersiniz?
Çevik, özverili ve yetkin
7. Bir profesyonel olarak gelecekte ne gibi yetkinliklerin önem kazanacağını düşünüyorsunuz?
Tüm dünya olarak farklı bir dönemden geçiyoruz. Koronavirüsün hayatımıza ansızın girmesiyle gördük ki işler her zaman hesapladığımız gibi gitmeyebiliyor. Böyle bir ortamda ben uyumlanabilmek (adaptivity) yetkinliğinin giderek önem kazanacağını düşünüyorum. Belirsiz dönemlerdeki hızlı gelişmelere kolayca uyum sağlamak önemli bir beceri. Bununla birlikte belirsizliğin getirdiği kriz ortamlarında psikolojik dayanıklılığı (resilience) koruyarak bu durumla başa çıkabilme becerisi de önemli yetkinliklerden biri. Her şeyin hızla ilerlediği ve dönüştüğü bir dünyada dijital yetkinliklere sahip olmanın ötesinde sürekli bu değişime ayak uydurabilecek şekilde yetkinlikleri geliştirmemiz gerekir.
8. Youthall’u takip eden genç yeteneklere kariyer hayatlarında neler tavsiye edersiniz?
Genç arkadaşlarımıza muhakkak staj programlarına dahil olmalarını öneririm. Staj programları sayesinde pratik deneyimlerini arttırmanın yanı sıra gelecek kariyerlerini nasıl şekillendireceklerine daha kolay karar verebilirler. İlgilendikleri sektörlerdeki platformları takip ederek güncel bilgiye sahip olmalılar. Sektörleri takip ederek yönelmek istedikleri alanı daha kolay seçebileceklerini düşünüyorum.
Üniversite yılları, farklı platformlarda yer almak için güzel bir dönem. Okul kulüplerinde veya okul dışında öğrencilere yönelik platformlarda aktif görev alarak hem yeni süreçler deneyimleyebilir hem de network kazanabilirler. Genç yeteneklere sadece okulun onlara kattıklarıyla yetinmeyerek daha fazlası için arayış içerisinde olmalarını öneriyorum. Hem kendi hayatlarında hem de emek verdikleri süreçlerde iz bırakmak için onlara sunulanın ötesinde kendi fırsatlarını oluşturmalılar.
Son olarak bu zorlu dönemlerde karamsarlığa düşmemeliler. Değiştiremeyeceklerine değil değiştirebilecekleri, etki edebilecekleri alanlara odaklansınlar. Belirttiğim gibi bu zor dönemi motivasyonlarını yüksek tutmaya çalışıp kısa süreli hedeflerine yönelerek fırsata çevirmelerini öneriyorum.
Youthall olarak Bosch ve Hakan Oktar’a bu samimi ve faydalı yanıtları için çok teşekkür ediyoruz. Humanspire ile yeni bir röportajda buluşmak dileğiyle, Youthall‘u takipte kalın!